Mahkum dizisindeki Hacı karakteriyle gönüllere taht kuran oyuncu Hakan Karsak, aslında bir tiyatro sanatçısı. Doksanlı yıllardan itibaren tiyatro yapan Karsak’la, dizide oynadığı Hacı karakterinin yanı sıra tiyatroların sorunlarını da konuştuk. Türkiye’deki tiyatroların gelişmesi gerekirken gerilediğini söyleyen Karsak, bunun en büyük sebebinin finansman olduğunu vurguluyor. Bakanlık desteğinden başka hiçbir desteğin olmadığı özel tiyatroların ayakta kalması bu nedenle zora düşüyor. Üstelik bakanlık desteğinden en büyük payı da büyük prodüksiyonlar alıyor. Bizden hikâyeleri yazabilen oyun yazarı kısmında da eksiğimiz olduğunu söyleyen Karsak, “Orayı tamamlarsak ivme yukarı çıkabilir. Bu topraklarda yazılacak çok hikaye var” diyor.
- Evde kaldığımız zamanlarda oturup yazmayı tercih ettim. Bir sinema filmi, üç tiyatro oyunu, iki de dizi yazdım. Nisan ayında başlayacak olan, “Benim Hikayem” isimli tek kişilik gösterimde, Diyarbakır’dan başlayıp bugüne kadar oyunculuk serüvenimle ilgili anılarımı derledim. Hemen akabinde “Durak” isminde yeni yazdığım iki kişilik oyunum başlayacak. Bir durakta bekleyen kadınla erkeğin yaşam sorgulaması üzerine bir oyun. Bunun provalarına da mayıs gibi başlayacağız.
Sinema makinistinin çocuğuyum ben, oyunculuk çekirdekten geliyor yani. 31 yıldır bilfiil tiyatro yapıyorum. Diyarbakır Devlet Tiyatrosunun açılması bizi tiyatroyla tanıştırdı. Liseyi Ankara’da okudum. O yıllarda Ankara Sanat Sokağı, Ankara Çağdaş gibi yerlerde eğitim aldım ve çalışmaya başladım. O gün bugündür yani 90’lı yıllardan beri de devam ediyorum.
GELİŞME DEĞİL GERİLEME VAR
- 90’lı yıllardaki tiyatroyu bildiğim için kıyaslama yapabiliyorum. Daha çok gelişmesi gerekirken, gerileme durumu söz konusu. Bunun çok fazla sebebi var. Finansman bunların en başında geliyor. AVM içindeki tiyatro mantığı da benim pek hoşuma gitmiyor. Tiyatroların kendine özgü alanlarda yapılması gerektiğine inanıyorum. Bir de bizim kendi ürettiğimiz oyunlar çok az. Genelde çeviri oyunları sergilemeye çalışıyoruz. Çok güzel oyunlar da çıkıyor ama daha güncel, daha bizden hikayeleri yazabilen oyun yazarı kısmında biraz eksikliğimiz var. Orayı tamamlarsak ivme yukarı çıkabilir. Bu topraklarda yazılacak çok hikâye var.
FİNANSMANA GÖRE OYUN
Türkiye’de bakanlık haricinde tiyatroları destekleyecek bir fon yok. Bakanlık fonlarının büyük payı da prodüksiyonel anlamda büyük oyunlara gidiyor. Başka ülkelerde enstitülerin, üniversitelerin de desteği var. Bizde maalesef yok. Finansmanınız olmayınca, özel bir tiyatroysanız, kalabalık bir oyun yerine, az kadrolu az dekorlu tercih ediyorsunuz. Sanat üretimi yerine finansmanımıza göre oyun ortaya koyuyoruz. Bu da elbette ki sanat içeriğini etkiliyor.
Hacı’yla hemen tanıştım
- Ben performans oynamayı çok seviyorum. O yüzden galiba Hacı’yla hemen tanışabildim. Doğu kökenli olmamın da çok etkisi var, çünkü en azından kendi topraklarımdan ve aksanı da rahat yapabiliyorum. Hacı, renkli bir karakter. Çok fazla ortak özelliğimiz var. Beraber oynadığım rol arkadaşlarım Hacı’yı besleyecek o kadar güzel zemin yaratıyor ki, onlar ortayı yapıyor, ben golü atıyorum. İyi bir ekip olduk. Kamera arkasındaki huzurumuz ekrana yansıyor diyebilirim.
