|
Aktütün, Karatütün...

Acımız çok büyük: Hakkari/Şemdinli''deki Aktütün jandarma karakoluna teröristlerce girişilen saldırıda 15 askerimiz şehit oldu. İkisi ağır, 20 askerimiz yaralandı. İki uzman erbaştan ise haber alınamıyor.

Saldırıyı gerçekleştiren 350 civarındaki teröristten 23''ü öldürüldü.

* * *

Stratejik bir bölgede, Irak sınırına dört kilometre mesafedeki Aktütün Karakolu''na beş ay içerisinde ikinci hain saldırı, bu:

Karakolun güvenliğinin bir türlü sağlanamamış olması fevkalade dikkat çekicidir!

PKK, 9 Mayıs''ta 200 teröristle jandarma karakolumuza saldırmış, 6 askerimiz şehit olmuştu.

Hatırlarsanız, “Saldırıya neden kısa sürede gerekli karşılığın verilemediği” hususu o günlerde manidar tartışmaları beraberinde getirmiş, “saatlerce süren çatışma” sorgulanmıştı.

Son Aktütün hadisesinin 9 Mayıs''taki benzeriyle özellikle de Dağlıca Baskını ile “aynı karakterde” bir saldırı olduğunu görebilmek zor değil…

Dağlıca saldırısıyla ilgili çok ciddi kuşkular bunca zamandır dile getirilmiş; kimi belgeler ve itiraflar ortaya çıkmıştı…

Dağlıca''ya baskın düzenleneceğini bildiren istihbarat raporu dikkate alınmamıştı, mesela!

Dağlıca olayında seri ihmallerin birbirini izlediği vahim bir gerçekti.

Geçen Kasım''dan itibaren PKK''nın bitirilme süreci başlamış, bu süre zarfında terör örgütüne şimdiye kadar görülmemiş darbeler indirilmişti. (Bu “ağır darbeler” bütün yönleriyle kamuoyuna yansımış değildir.)

Özellikle geçen şubattaki kara operasyonunda PKK''ya resmi makamların dile getirdiği rakamların hayli ilerisinde ağır kayıplar verdirilmişti…

Terörle mücadele kararlılıkla sürdürülüyorken, terörle mücadelede askeri çözümlerle sınırlı kalmayan çok farklı, bütüncül bir uygulama (ilk kez) hayata geçirilmişken; Aktütün Karakolu''na karşı girişilen hain saldırıyla “terör örgütünün hala ayakta olduğu” mesajı verilmek istenmiştir.

Sözünü ettiğim, aslında “terör örgütünün arkasındaki gücün” vermeye çalıştığı bir mesajdır!

Buna mukabil, “Mukadder Son”dan terör örgütünün de, o malum gücün de, içerideki “işbirlikçileri”nin de kurtulabilmesi mümkün değildir.

* * *

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül''ün dünkü açıklamasında dolaylı olarak ifade edilen dikkat çekici bir bölüm vardı:

“Bu hain saldırı nasıl yapıldı? Kimler yataklık etti? Böyle bir saldırıya kimler kolaylık sağladı? Bunlar da sonuna kadar takip edilecek ve herkese bunun hesabı sorulacaktır…”

Gül''ün şu sözleri ile “Dağlıca Olayı ve Mayıs''taki Aktütün Baskını hakkındaki bütün sorgulamaları” yan yana koyup, son saldırıyı öyle düşünmek gerekiyor.

Bakınız, teröristler sınırı kolaylıkla geçebiliyor ve aynı karakola beş ay aradan sonra bir kez daha saldırıyorlar. Irak''ın kuzeyinden de yoğun destek veriliyor, teröristlere…

PKK ile mücadelemizde bize “anlık istihbarat desteği” sağladığını ilan etmiş olan ABD''nin her iki Aktütün saldırısında “istihbarat desteği” nereye gitti acaba?

Bu nasıl “anlık istihbarat paylaşımı” böyle?

Yoksa, ABD “anlık istihbarat paylaşımı”nı başkalarıyla mı yapıyor?

(Şubat''taki kara harekatı esnasında ABD''nin bize taammüden “yanlış istihbarat” vermiş olduğunu da buraya not ediyorum.)

ABD''nin “PKK silahları bıraksın, şiddeti sona erdirsin” şeklindeki açıklaması samimiyetten uzaktır.

16 yıl önce
Aktütün, Karatütün...
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!