Tarımsal ilaç konusunda Avrupa’nın sicili daha kötü

04:0012/03/2025, Çarşamba
G: 12/03/2025, Çarşamba
Yaşar Süngü

Kamuoyunda tarım ilacı olarak bilinen pestisit konusunda şöyle yanlış bir algı var; Bizim ürettiğimiz sebze ve meyvelerde kimyasal ilaç kalıntısı çok yüksek ama Avrupa’da üretilen ve bizim ihraç ettiğimiz gıda ürünlerinde ya pestisit yok ya da yok denecek kadar az. Avrupa’da üretilenler çok sağlıklı çok hijyenik, bizde üretilenler sağlıksız ve zararlı. Yok bir şey. Bu ülke ekonomisi için tehlikeli bir algı ve yanlış. Ancak halk arasında bu algının oldukça baskın hale dönüşmesinin haklı bir payı

Kamuoyunda tarım ilacı olarak bilinen pestisit konusunda şöyle yanlış bir algı var; Bizim ürettiğimiz sebze ve meyvelerde kimyasal ilaç kalıntısı çok yüksek ama Avrupa’da üretilen ve bizim ihraç ettiğimiz gıda ürünlerinde ya pestisit yok ya da yok denecek kadar az.

Avrupa’da üretilenler çok sağlıklı çok hijyenik, bizde üretilenler sağlıksız ve zararlı.

Yok bir şey.

Bu ülke ekonomisi için
tehlikeli bir algı ve yanlış.

Ancak halk arasında bu algının oldukça baskın hale dönüşmesinin haklı bir payı da var kuşkusuz.

O da nedir?

Piyasada denetimlerin eksikliğinin görünür olması.
Gümrüklerden zararlı diye geri gönderilen bazı sebze ve meyvelerin el altından
ucuzluk kampanyas
ı adı altında bazı marketler tarafından halka satıldığını duyuyoruz.

Peki bu kimyasal ilaç olarak bildiğimiz Pestisit nedir?

Bakteri, virüs ve haşerelerin zararlı etkilerini ortadan kaldırmak için kullanılan kimyasallar, bazı organik bileşenler, dezenfektanlar gibi maddelere ve yöntemlere ‘’Pestisit’’ ismi verilir.

Pestisitler; sebze ve meyvelerin doğada zarar görmeden yetişmesi ve yaşam alanlarımızın zararlı mikroorganizmalardan arınması gibi konularda fayda sağlamasının yanında
kullanım yanlışlığına bağlı
olarak insan sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturabiliyor.

Küçük üretici genelde kimyasal ilaçları bilinçsiz ve yanlış kullanıyor.

Yani
cehalet
biraz baskın bu konuda.

Ancak aynı cehaleti büyük üreticiler için söyleyemeyiz.

Büyük çaplı gıda ürünlerinde insana zararlı kimyasal ilaç kalıntıları varsa bunda kasıt ararız.

Çünkü onların hata yapma şansı yoktur, olmamalıdır.

**

İstanbul Ticaret Borsası’nın Güvenilir Ürün Platformu desteği ile düzenlediği “Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor” toplantılarında bu ay pestisit konusunda uzmanları dinledik.

Online olarak yapılan toplantıda konu hakkında bilgi veren Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (
FAO
) verilerine göre, Türkiye’de birim alana düşen pestisit kullanım miktarı 2,22 kg iken bu rakam dünyada 2,37 kg AB ülkelerinde ise 3,24 kg.
Türkiye Avrupa Birliğinin Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sistemindeki bildirimlerinde son
4 yılda yüzde 61 daha az bildirim aldı.

2024 yılında 139 bildirim alan üründen 45 parti ürün alıcı ülke sınırında yerinde imha edildi.

Ülkemize gelen ürünlerden de imha edilen partiler oldu.

139 parti üründen ülkeye giriş izni verilen parti sayısı
sadece 18.

AB’ye her yıl bir milyon tondan fazla ürün ihracatı gerçekleşiyor.

Bildirim alan ürünlerin ihraç edilen ürünlere oranı binde iki.

Medya
tarafından yapılan açıklamalar ve haberlerde pestisitli ürünlerin ülkemizde
tüketildiği ya da tüketileceği algısı
oluşturuluyor.

Bu haberler tüketiciyi ve üreticiyi güvensizliğe uğratıyor”.

**

Bu algıyı düzeltmek için ne yapılabilir?
İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap’ın önerisi şu; “Pestisiti bir sorun olarak ortaya çıkaran en temel sebep,
bilinçsizce
ve gereğinden fazla kullanılması. Pestisit
denetimleri
ziraat mühendislerinin gözetiminde, hasat öncesinde tarlada yapılmalı”.

Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Onur Çamılı da dünyada üretimin hızla azaldığına dikkat çekiyor;

“Avrupa Parlamentosunun açıkladığı verilere göre 1960 yılında kişi başına düşen üretim alanı 0,43 hektar iken, 2024 yılında 0,23 hektara düştü. Bu alanın 2050 yılında kişi başına sadece 0,16 hektar olacağı öngörülüyor”.

Kınık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ziraat Mühendisi Burhanettin Konu’nun önerisi de mantıklı;

“Bireysel verilen destekler bazı durumlarda amacına uygun olarak kullanılmıyor. Destekler tarımsal kalkınma kooperatiflerine verilmeli, Bakanlığa bağlı ziraat mühendisleri kooperatiflere atanmalı, çiftçi
bilinçlendirilmeli,
ilaç ve gübre kayıtları mutlaka
denetlenmelidir
”.
İstanbul Ticaret Borsası Meclis Üyesi Emin Demirci’nin dediği gibi pestisit tarlada ürünü korurken,
kontrolsüz
kullanımı
sofrada tüketici sağlığını tehdit ediyor.
Yine sorun dönüp dolaşıp
eğitime ve denetime
geliyor.
#Toplum
#Ekonomi
#Tüketim
#Sağlık
#Beslenme
#Yaşar Süngü