Rusya’nın Ukrayna işgali beşinci ayı geride bırakmaya hazırlanırken, Kiev’i Moskova’ya karşı destekleyen Batı cephesinde, savaşa yönelik siyasi tutum değişikliği ve manevra arayışının arttığı gözlemleniyor. Savaş sonucu çıkan enerji ve gıda krizini derinden hisseden Avrupa ülkelerinin, Ukrayna’daki savaşı kısa süre içinde bir ateşkes ve sonrasında bir anlaşmayla sona erdirmeye yönelik adımları hem Kiev hem de Moskova nezdinde sonuç vermedi. Buna karşın son dönemde ABD’den de savaşa yönelik karışık mesajlar gelmeye başladı. ABD Başkanı Joe Biden’ın önceki gün Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi hedef alan “Uyardım ancak beni dinlemedi” sözleri, Washington’da da savaşa yönelik hesapların değiştiği yorumuna neden oldu. Biden’ın açıklamasından saatler sonra ise Avrupa Birliği’nin önde gelen üç ülkesi, Fransa, Almanya ve İtalya liderlerinin Kiev’i birlikte ziyaret edeceğinin açıklanması, “Batı Ukrayna’yı ikna etmek mi istiyor?” sorusuna neden oldu.
ÜÇÜ BİR ARAYA GELECEK
- Avrupa medyasında Almanya Başbakanı Olaf Scholz, AB dönem Başkanı Fransa’nın Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İtalya Başbakanı Mario Draghi’nin önümüzdeki günlerde Kiev’e birlikte ziyaret gerçekleştireceği belirtildi. Üç Avrupalı liderin, geçtiğimiz aylarda savaşa yönelik yatıştırma ve uzlaştırma politikaları göz önüne alındığında, Kiev’de Ukrayna lideri Zelenski’ye ziyaretin Rusya’yla ateşkese ikna etme amacını taşıdığı düşünülmekte.
ZELENSKİ’YE SİYASİ BASKI
Son günlerde Almanya Başbakanı Scholz’un Ukrayna’ya silah sevkiyatını yavaşlattığı, Macron’un Zelenski’ye, Kiev ile krize neden olan “Rusya’yı küçük düşürme” çağrısında bulunduğu, İtalya Başbakanı Draghi’nin ise Putin’e geçen nisan ayında ateşkes için bir teklif götürdüğü ve son olarak Mayıs ayında tahıl krizini çözme ve Zelenski ile görüşme teklifini götürdüğü biliniyor. New York Times Yazarı Thomas Friedman da yazısında, Ukrayna’da ateşkes için Avrupa başkentlerinden Beyaz Saray’a telefonlar açıldığını belirtmişti.
Üç Avrupa ülkesinin uzayan savaşın artan ekonomik maliyeti karşısında Kiev’i masaya oturmaya zorlayacağı değerlendiriliyor.
MEDYANIN İLGİSİNDE BÜYÜK DÜŞÜŞ
- Ukrayna medyasında da, ülkede devam eden savaşa Batı medyasında ilginin her geçen gün azaldığı belirtilerek, bu durumun Batı siyaseti ve kamuoyunda savaşı normalleştirmesinden ve ilgiyi azaltmasından endişe duyulduğu belirtildi. Özellikle son 2 ayda Batı medyasında savaşla ilgili yayınlarda gözle görülür bir düşüş yaşandığı kaydedildi.
UKRAYNA’DAN BIDEN’A TEPKİ
ABD Başkanı Joe Biden’ın da geçen Cumartesi günü, savaştan dolayı Ukrayna lideri Zelenski’yi suçlu tuttuğu anlamına gelebilecek, “Rusya saldıracak dedim, beni dinleseydi böyle olmazdı” sözleri Kiev’in tepkisine sebep oldu. Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Sergei Nikiforov, Biden’ın sözlerine açıklık getirmesini talep ederek, “Ortaklarımız bizi duymak istemedi” sözleriyle tepki gösterdi. Biden’ın son dönemde ABD’de yaşanan yüksek enflasyon ve artan enerji fiyatlarından Ukrayna’da yaşanan savaşı sorumlu tuttuğu biliniyor. Beyaz Saray üzerinde etkili olduğu bilinen eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger geçen ay, Davos Zirvesinde Ukrayna’nın çözüm için Rusya’ya toprak vermesi gerektiğini söylemişti.
HESAPLARI DONBAS MI DEĞİŞTİRDİ?
- Batılı ülkelerin Ukrayna savaşına yönelik tavır değişikliğinde, Rus işgalinin Donbas’a sıkışmasının rol oynadığı düşünülüyor. Savaşın ülkenin genelinden Avrupa sınırlarından uzak Donbas bölgesinde devam etmesi, Avrupa başkentlerinde tehdit algısını düşürdüğü değerlendiriliyor. Avrupalı liderlerin, Donbas konusunda Kiev’in Rusya’ya vereceği bir ödünle savaşın sona ermesine sıcak yaklaştığı tahmin ediliyor. Bilindiği üzere 24 Şubat’tan kısa süre önce ABD Başkanı Biden’ın “Küçük bir istila olması başka bir şey, o zaman ne yapacağımız ve yapmayacağımız konusunda kavgaya tutuşacağız” sözleri, “Beyaz Saray, Rusya’nın Donbas bölgesini işgaline yeşil ışık yaktı” yorumuna neden olmuştu.
