JOLO- Filipinler'in güneyindeki Mindanao çevresinde yaşayan ve uzun yıllardan bu yana özgürlük savaşı veren Moro Müslümanları son olaylarla tekrar dünya gündeminin üst sıralarında yer aldı. Nur Misuari liderliğindeki Moro Ulusal Kurtuluş Hareketi'nin (MNLF) hükümetle uzlaşmasından sonra bağımsızlık savaşına devam eden Selamet Haşimi liderliğindeki Moro İslami Kurtuluş Hareketi'nin (MILF) yanısıra özellikle genç kuşağın oluşturduğu Ebu Sayyaf Grubu'nun savaşı sertleştirmesi ve 2 hafta önce 21 kişinin kaçırılmasından sonra bölge yeniden barut fıçısına dönüştü. Bölgede yer yer çatışmalar sürerken rehinelerin kurtarılması için hükümetle Ebu Sayyaf Grubu arasındaki pazarlık da devam ediyor.
Ebu Seyyaf gerilllarıyla hükümet arasında arabuluculuk yapan Nur Misuari'ye, 48 saat süre verildi. Rehinelerin bulunduğu Jolo adasındaki Sulu eyaletinin Valisi Abdusakur Tan, 48 saat içinde birşeyler olmaması halinde sonraki aşamaya geçileceğini söyledi. Tan, askeri çözümün "son seçenek" olduğunu ifade etti. Misuari, gerillaların isteklerini yazılı olarak ileteceklerini umduğunu söylemişti.
Savunma Bakanı Orlando Mercado, Moro İslami Kurtuluş Cephesi ile Ebu Sayyaf'ın birlikte çalıştıklarını belirterek, eğer ateşkes istiyorlarsa bunu kanıtlamak için silahlarını bırakmaları gerektiğini söyledi. "Teslim olunmasından bahsetmiyoruz. Silahlarını bırakırlarsa onlarla görüşebiliriz" diyen Mercado, MILF'in 48 saatlik ateşkes önerisini ancak bu koşullar altında değerlendirebileceklerini belirtti. Bunun, hükümetin MILF'i Ebu Seyyaf ile ilişkilendiren ilk açıklaması olduğuna işaret ediliyor. Söz konusu gruplar, Filipinler'in yoksul Mindano bölgesinde bağımsız bir İslam devleti kurmak için savaşıyor. Ebu Seyyaf, Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi'nden 1991'de ayrılmış, MNLF 1996'da hükümetle barış anlaşması imzalamıştı. MILF'den daha radikal olan Ebu Seyyaf'ın 200 ila 1000 üyesi olduğu sanılıyor. Bu arada, arabulucu Nur Misuari'nin temsilcisi Habib Jamasali Abdurrahman, yardımcılarının gerillalarla görüştüğünü ve rehinelerin durumunun iyi olduğunu gördüklerini söyledi.
