Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Şehir Hastaneleri Finansman Töreni'nde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
2005 yılından itibaren yasal ve bürokratik altyapısını kurmaya başladığımız şehir hastaneleri için yasa çıkarmak zorunda bile kaldık. Şu anda Türkiye'nin farklı bölgelerinde 21 şehir hastanesinin ihalesi yapıldı veya sözleşmesi imzalandı. Bu projeler 9 bin metrekarenin üzerine kapalı alana ve 30 bini aşkın yatak kapasitesi aşkın hastanenin inşasını içeriyor. Toplamda 41 bin yatağa, 30 milyar lira yatırım bedelli 29 projeyi hayata geçireceğiz.
2019 yılına kadar bütün hastanelerimizi hizmete almayı planlıyoruz. Biz öyle hastaneler inşa edelim ki buralarda vatandaşım hastaneye girdiği zaman hastanenin içinde, dışarıda, sedyelerin üzerinde dolaşmasın. Çocukluğumuzda hastanlere gittiğimiz zaman sedyelerle bir binadan başka binaya... Sabah doktor muayene ediyor, sonra başka binaya geçiyorsunuz. Artık bu böyle devam edemez, bitmesi lazım. Girdiği zaman her şey bitmiş olarak vatandaşım çıkmalı. Bu birçok hastanede başarıldı, bunun devamını istiyoruz. Bugün burada İzmir ve Kocaeli gibi iki önemli şehrimizin şehir hastanelerinin 1,1 milyar dolarlık dış finansmanın 637 milyon dolarlık anlaşmanın imzalanmasına şahitlik edeceğiz. GE firmasının sözlerini tuttukları için teşekkür ediyorum. Kocaeli şehir hastanemiz bin 180 yatağa sahip olacak. 6 ayrı hastaneden teşekkül edecek. İzmir Bayraklı Hastanemiz de 6 ayrı bloktan oluşacak. Bu projeler de 2019 yılı bitmeden hizmete girer.
"Kusura bakmasınlar, piyasalar reel duruma bakıyor"
Şehir hastaneleri kamu özel sektör iş birliğinin en seçkin örneklerinin sergilendiği bir projedir. Dünyada bunların uygulaması her ülkede yok, bu anlamda istikrar ve güvenin sonucudur. Eğer bu tür bir anlayış o ülkede yoksa kimse o ülkeye yatırıma gelmez. Türkiye kamu özel sektör iş birliğinin yansıtıldığı en önemli ülkelerden biri durumundadır. Avrasya Tüneli'nin açılışını yapacağız aynı şekilde o da kamu özel sektör iş birliği yatırımıdır. 2015 verilerine göre dünyadaki kamu özel sektör işbirliği ile yapılan yatırımların yüzde 40'ı ülkemizde yapılmıştır. Türkiye'nin diğer ülkelerden farkı bu yatırımları yerli şirketler ve dış finansmanlar aracılığıyla hayata geçiriyor olmasıdır. Kamu bankalarımızın da hakkını yemiyim. Onlar da özellikle son dönemde devreye girdiler. Şu anda 3. havalimanının finansmanını da onlar attı ve piyasa hareketlendi. Atılan temelleri de tarih vererek sonrasında açılışını yaparız. Temel atmaya pek gitmem, ben açılış törenine katılırım. Çünkü milletimle aramdaki bu bağı zedelemek istemiyorum, ben her zaman takipçisi olurum.
- Sipariş üzerine kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'ye not vermeye kalkıyorlar, kusura bakmasınlar, bunlar Türkiye için geçerli değil. Piyasa reel duruma bakıyor, bunun için de dev projelerde finansman sıkıntısı çekilmiyor.
Şehir hastaneleri ülkemizde sağlık alanında en önemli projelerden biridir. Sağlık alanında Türkiye bölgesinde ve dünyada söz konusu durumda olacaktır. Bu projenin ülkemizi sağlık turizmi alanında en büyük ülkelerden biri haline getirmesini hedefliyoruz. Halen hastanelerde görev yapan 141 bin doktor varken, üniversitede eğitim alan 70 bin öğrenci vardır. İnşallah doktor yetitirme konusunda daha gayretli olacağız. Yardımcı sağlık personeli olmak için eğitim görenlerin sayısı 100 binin üzerindedir. Türkiye 2023 hedeflerine ulaşmak için gayret gösteriyor.
Ülkemizin coğrafyada bulunduğu sıkıntıları da gözardı ediyor değiliz. Batının anlamadığı şudur, Türkiye bu zorluklara rağmen bu projeleri ve ekonomik programları hayata geçirebilecek bir ülkedir. Biz yolumuza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Buralara kolay gelmedik, özellikle son 14 yıldır sıkı sıkıya sahip çıktığımız güven ve istikrar sayesinde güçlü savunma refleksleri geliştirdik.
İstihdam oranımız 2015'te yüzde 46'ya yükseldi. 2007 yılında bu yana 6,7 milyon kişiye yeni istihdam sağladık. Temmuz ayında işsizlikteki yüzde 10.7'lik oran istihdamdaki daralma değil, iş gücündeki genişlemeden kaynaklanmaktadır.
- Nereden nereye geldiğimizi göstermeleri bakımından bunlar çok önemli. Çok önemli bir oran daha veriyorum. Biliyorsunuz faize düşmanım. Göreve geldiğimizde faiz harcamalarını düşürdük. Bu bize yeterli değil. Bu yılın ilk döneminde bütçe açığı 1,5 milyar lira iyileşti. Bankacılık sektörümüz büyümeye devam ediyor.
Görüldüğü gibi Türkiye çevresindeki tüm çatışma ortamlarına rağmen kendi yolunda güvenle yürümeye devam ediyor. Bu ülke kendisine itimat eden kimseyi hiçbir zaman pişman edilmemiştir. Uluslararası yatırımcılara gerekli desteği sağlamak boynumuzun borcudur. Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansımız başta olmak üzere tüm kurumlarımız uluslararası yatırımcılara yardımcı olmaya hazırdır. Türkiye'nin potansiyelini gören, bu millete güvenen herkese kapımız da, gönlümüz de sonuna kadar açıktır.
