43 yaşındaki Sibel Oflas’ın vücudunun bazı bölgelerinde 8 yaşındayken siğiller çıkmaya başladı. İlerleyen süre içerisinde de çıkan siğilleri olağan gören Oflas’ın, 30 yaşına geldiğinde ise başında yaralar çıktı.
Sağlık güvencesi olmadığı için hastaneye gidemeyen Oflas, birkaç yıl sonrasında yaraların vücuduna yayılmasıyla soluğu hastanede aldı. Burada muayene olan Oflas’a testlerin ardından ‘epidermodisplazya verrüsiformis’ adı verilen deri hastalığına yakalandığı bildirildi.
Kulağı ve yanağının bir kısmı alındı
Nadir görülen hastalık sonrası Oflas’ın yaraları ise güneş ışığının etkisiyle kansere dönüştü. Yüzü neredeyse tamamen yarayla kaplanan talihsiz kadının 2 yıl önce kulağının ve yanağının bir bölümü operasyonla alındı.
Elini kaybetti
Geçen süre içerisinde kanser hücreleri Oflas’ın vücudunda hızla yayılmaya başladı. Son olarak sağ eline yayılan kanser hücreleri ilk etapta 2 parmağını, ardından tüm elini sardı. Acılara dayanamayan Oflas, gittiği hastanede elinin kesilmesi gerektiğini, aksi takdirde kanserin iç organları da tehdit edilebileceği bilgisini aldı. Acilen ameliyat masasına yatırılan Oflas’ın eli, bilek bölümünden kesilerek ampute edildi.
Kemoterapiye başladı
Hücrelerin hızla yayılmasının ardından hastane değiştirerek, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Onkolog Derya Kıvrak gözetiminde tedavisini sürdüren Oflas, doktoru için, ‘ince eleyip sık dokuyor’ dedi. Oflas, daha önce tolore edemediği kemoterapinin hafif dozlarla vücuduna verilmeye başlandığını aktardı.
Fransa hastalığı araştırıyor
Oflas, tümörlerin vücudunda hızla yayıldığına dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:
- "Koluma tamamen sıçramış durumda, koltuk altı lenfime sıçradı. Hızlandı gerçekten. O nedenle kemoterapiyle bunun hızını durdurabilir miyiz diye deneniyor. Benim için yaz demek kabus demek artık. Güneş bende DNA mutasyonuna ve kansere neden oluyor. Çıkmamaya çalışıyorum ama Antalya gibi bir yerde bu çok da mümkün olmuyor. Hastanenin bahçesinden polikliniğe giderken bile güneşi görüyorsunuz. Yazın güneşi daha etkili, daha yakıcı. Ne yapacağımı bilmiyorum. Onun için yaz gelsin hiç istemiyorum. Tabii ki mümkün bir şey değil bu. Antalya’dan da ayrılamıyoruz. Eşim 30 yıldır burada çalışıyor. Bir keresinde semt değiştirdik ama eşim iş bulamadı aylarca. Şehir değiştirirsek hepten aç kalacağız."
İyileşmiyorsa da dursun istiyorum
Kanser hücrelerinin vücudunun her yerini sardığına dikkat çeken Oflas, "Herkes ‘yanık mı?’ diye soruyor. Değil, hepsi kanser dönüşümü. Kafamın içerisi yaralarla dolu, göz kapaklarımı kaybetmem çok yakın gibi görünüyor. Bütün organlarımı kaybetme riskiyle karşı karşıyayım. Bunun durmasını, iyileşmiyorsa da, kanser dönüşümlerinin durdurulabilmesini istiyorum. Hastalıkla yaşamaya alışmıştım ama dönüş evresi olunca organlarını da kaybediyorsun. Kemoterapiden dolayı saçlarımı da kaybettim, bir tutam saçım kaldı. Onun için de mümkünse eğer kısa saçlı bir peruk istiyorum" diye konuştu.