|

Tevbe ayı Ramazan

Tevbemiz de nasûh tevbe olmalı. İçten, samimi bir tevbe. Sadece dil ile değil kalp ile içtenlikle, gerçek pişmanlıkla. Şu dört aşama önemli: Önce yaptığına pişmanlık duymak. Sonra günahı terk etmek. Bir daha işlememeye karar vermek. Ve yeni güzel bir amel işlemek.

04:00 - 1/04/2023 Cumartesi
Güncelleme: 06:49 - 1/04/2023 Cumartesi
Yeni Şafak
Arşiv.
Arşiv.
Mehmet Nezir Gül

İnsanoğlunun yaratılış kodlarında iyilik ve kötülük, doğru ve yanlış, hata ve sevap, eğrilik ve doğruluk, sevap ve günah potansiyeli yer almaktadır. Hayatın akışı içerisinde bunlardan bir kısmını icra eder. Bazen Allah’ın rızasına uygun davranışlar bazen de onu kızdıracak, saygısızlık anlamı taşıyacak yanlışlıklar yapar.

Namaz kılması gerekirken kılmaz.

Oruç tutması gerekirken tutmaz.

Yalan, zina, kumar, kul hakkı, kamu hakkı, Allah hakkı, çiğner de çiğner…

***

İşte böylesi durumlarda yapılan bir hatadan dolayı pişmanlık duyarak bir daha yapmamaya karar ve söz verme.

Pişman olmak. “Geri dönmek, rücû etmek, dönüş yapmak”

Allah ile yapılan akde aykırı hareket etme sonucu oluşan doğruya dönüş arzusu.

Hata ve günahı sürdürmeme iradesi.

Yaradılış gayesinde var olan iyilik kodlarına yöneliş, fabrika ayarlarına dönüş.

Her günah ve hata ile birlikte Allah ile açılan mesafeyi kapatma iradesi.

Nefsine uyarak sonu karanlık ve tehlike olan uçurumdan geri dönme çabası.

Günahla, hata ve kusurla kararmaya başlayan ruhu tertemiz yapma, kirlerden arındırma ameliyesidir.

Yanlış kulvarlarda gezinen ve hayli yıpranan ruhun ve bedenin azık edinme çabası.

Bulunduğu kulluk pozisyonunu yetersiz görerek, niçin daha iyi bir konumda olmadığına hayıflanarak, manevi ikmal yapma çabası.

Her peygamberin gittiği yol. Tevhit mücadelesinde, tebliğ ve tebyin yolculuğunda günlük durakları.

Günah işlemese bile Hz. Muhammed (sav) de her gün tevbe istiğfar ederdi. Bu aynı zamanda Allah’ın bir emri idi. Ve bizlere bu yönüyle de örnek idi. O tevbe ve merhamet peygamberi idi.

***

Hata yapmak, günah işlemek insan özgü bir durum. Hata yapmaktan değil hatada ısrar etmekten, hatayı doğru kabul etmekten, onunla örülü bir hayat sürmekten kaçınmalı Müslüman. Hatasına tevbe eden bir kul, Rabbimizin de çok hoşuna gider.

Doğru adrese geliş önemlidir.

“Siz günah işlemeyen kimseler olsanız Allah bu fiili işleyen başka bir topluluk yaratır ve onların günahlarını bağışlardı” (Müsned, I, 289)

Rabbimiz tevbe edenleri bağışlar. Onların yönelişini karşılıksız bırakmaz. “Şunu iyi bilin ki Allah kuluna annenin evlâdına karşı beslediği şefkatten daha çok merhametlidir” (Buhârî, Edeb, 18, Müslim, Tevbe, 22)

Hepimiz hayatın akışı içerisinde, günlük meşguliyetler, kazançlar, koşturmacalar içerisinde şu veya bu sebeple Rabbimizin emirlerine aykırı davranabiliriz. Bu insanîdir. Ama yine insani ve İslami olan husus hemen rotayı doğru yöne çevirmektir. Bu kişiyi büyük bir kayıptan büyük bir kazanca dönüştürür. “Her insan günah işleyebilir, günah işleyenlerin en hayırlısı tövbe edendir” (İbn Mâce, Zühd, 30)

Kullara yönelik ihlallerde tevbenin kabulünde helalleşme, tazminat önemlidir. Manevi bir durum ise özür dilenir, gönlü edilir. Kamu imkânları ile yapılan günahlarda aynı yolla telafisi gerçekleştirilir.

***

Tevbemiz de nasûh tevbe olmalı. İçten, samimi bir tevbe. Sadece dil ile değil kalp ile içtenlikle, gerçek pişmanlıkla.

Şu dört aşama önemli:

Önce yaptığına pişmanlık duymak.

Sonra günahı terk etmek.

Bir daha işlememeye karar vermek.

Ve yeni güzel bir amel işlemek.

Estağfirullâhel azîm ve etûbu ileyh…

#Tevbe
#Ramazan
#Günah
#İslam
#Mehmet Nezir Gül
1 yıl önce