Albayrak Holding Yönetim Kurulu üyesi ve Trabzonspor eski başkanlarından Nuri Albayrak, Karadeniz gazetesine bordo mavili kulüple ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kulübün mali yapısından Burak Yılmaz krizine kadar birçok konuya değinen Albayrak, kulübün mali açıdan bu kadar kötü durumda olmasının en büyük nedeninin Faruk Özak olduğunu vurguladı.
Bu kulüplerin başkanlarının kendi şirketleri olsa, bu şirketleri bu kadar borçlandırmazdı, bu kadar batağa sürüklemezdi. Şu anda Türk spor kulüplerinin düştüğü durum, bunları yapılandırması değil. Önce kuralları koyacaksın, ondan sonra yapılandıracaksın. Bu şu demektir; bu kulüpler tekrar borçlanacak, tekrar daha büyük batağa sürüklenecek. Eğer bu kulüplerin borçlarını yapılandırıyorsanız bu kulüpler daha çok borçlanacak demektir.
Trabzonspor’un 1.2 milyar borcu var bu saatten sonra bu kulübün başına gelecek olan başkan bu borcu yukarıya çıkarmayacağının taahhütünü verecek olan başkandır. Çıkartırsa cebinden ödeyecek. Hedef bu borçları aşağıya çekmek olacak. Bu durumdan taş çatlasın aylık 150 milyonluk bir geliri olur. Bu borcun yıllık faizi 300 milyon. Senin ne kadar gelirin var? 150 milyon. Takım öyle bir batağa gitti ki çıkış imkanı yok. Önce kurallar, nizamlar ve kanunlar çıkacak, ondan sonra bu kulüpler borçlandırılacak. Şu anda borçlandırmak, bu kulüplerin hepsinin sonu geldi demektir.
Türk futbolunda sadece ekonomik yönetim değil, hakemi bir alem, kulüp yöneticileri bir alem, teknik heyetler, menajerler… Bu futbolun içine kumar girmişse bu iş bitmiş demektir. Tepeden tırnağa kadar yeniden bu iş yapılanmazsa siz bu kulüpleri ne kadar borçlandırırsanız, Türkiye’deki ilk ekonomik krizde gidecek olan ilk önce spor kulüpleridir. Benim başkanlık dönemimde sıfır borçla kulübü bıraktım ve bu duruma gelmesinde tek sorumlu Faruk Nafiz Özak’tır.
Trabzonspor’dan tek beklentim vardı o şehre hizmet etmek, Trabzonspor’da da güzel bir yapılanmayla ileriye yönelik projeme sahip çıkıyım dedim. Stat projesini ben yaptım, elimizden gelen gayreti gösterdim.
Bu aşamadan sonra bu futbolun kirliliğinden sonra ben orada faydalı hizmet yapacağıma inanmıyorum. Hakemlerin eli kimin cebinde? Menajerlerin eli kimin cebinde? Teknik direktörlerin eli kimin cebinde? Ne dümenler çevriliyor? Bunlar aşılmadan 25 tane çocuğu herkes kandırabiliyor, menajeri kandırıyor, yönetici kandırabiliyor. Şehir ufak ama ismi büyük!
Trabzon’daki insanlar küçük düşünüyor, küçük olsun benim olsun, borçlu olsun kimse sahip çıkmasın istiyor. Sıfır borçla takımı bıraktım, sattılar Gökdeniz’i. Sadri Şener’in o sene sonunda açıklaması var ‘’Sıfır borç ile bu takımı aldım diyor.’’
800 dönüm arazinin kullanma hakkını aldım verdim onlara kalktılar geri iade ettiler. O 800 dönümlük araziyi 150 milyona kiraladık. Orada benim çok büyük proje hayallerim vardı. Orada ne kadar insan varsa hepsini yerle bir ettiler ve ondan sonra o adamların hepsi geldi benden helallik istedi. Benden onlara şunu söyledim; 'Sizler bana bir şey yapmadınız, gidin Trabzonspor’dan helallik isteyin, Trabzonspor’u bitirdiniz!' dedim.
Trabzonspor’un geldiği bu duruma lanet okudum. Şu andaki bu durumun tek sorumlusu Faruk Özak’a söyledim. ‘Birinci’ Faruk Özak’a, ‘ikinci’ de orada. Faruk Özak’ın kullandığı adamlara söyledim. Benim orada sadece bir hesabım vardı, o da Trabzonspor’un kazanmasıydı. Başka bir hesabım yoktu. O saatten sonra da Sadri Şener, İbrahim Hacıosmanoğlu, Muharrem Usta kulübü batırdılar gittiler.
2008 yılında gitmeden son 3 ayda Onur’u takıma ben aldım. Onur ve Burak Yılmaz’ın neler yaşadıklarını bilmiyorum ama Burak Yılmaz’ın statta yaptığı o hareketler o anda bende başkan olsaydım Onur için bir şey demiyorum ama Burak’ı ertesi gün hemen kadro dışı bırakırdım. Trabzonspor’un kurtuluşu alt yapıdır. Yurtdışından oyuncu almana gerek yok. En fazla verilecek olan para 2.5 milyon’dur. Faruk Özak benim başkan seçilmemem için her şeyi yaptı. Özkan Sümer’i kullandı ama bunda da başarılı olamadı.
