|

Süper Lig’in vadettikleri

Süper Lig’deki yarış bu sene geç başlayacak. Eksiklerin gediklerin kapatılması, sistemlerin oturması, ritimlerin tutulması sonbaharın sonunu bulacaktır. Ancak hem kadro yapıları hem de gelişmeye aday oyunlarla, ilkbaharda bizi çok çetin bir yarış bekliyor .

Ergin Aslan
00:00 - 25/08/2021 Çarşamba
Güncelleme: 07:36 - 25/08/2021 Çarşamba
Yeni Şafak
Fotoğraf: Arşiv
Fotoğraf: Arşiv

Milli ara sonrası Beşiktaş

Beşiktaş, kadrosunu büyük oranda korusa da sezonu en geç açan takım oldu. Ve takımın ana damarı bölgelere yeni transferler yapıldı. Siyah-beyazlıların geçen sezona göre kıyas götürmeyecek şekilde kaliteli hale gelen kadrosu da milli ara sonrası ritmini bulmaya başlayacaktır. Rakip olarak; Sergen Yalçın takımlarının ne oynayacağını her zaman bilirsin ancak önlem almakta zorlanırsın. Antep’te Erol Hoca iyi kapatarak önlem aldı ancak aynı maç 3 ay sonra oynansa, Beşiktaş’ın ne oynayacağını bilsen de önlem alman böyle kolay olmaz. Şampiyonlar Ligi çok yıpratmazsa Beşiktaş; geçen sezonu çok aratmaz.

  • Geride kalan 2 hafta bize çok çekişmeli bir lig vadediyor. Bunu takımların oynadığı futbola değil, oynamak istedikleri futbola bakarak söylüyorum. Bu senenin kadroları, diğer senelere göre daha fazla beraber oynamaya muhtaç. Mesela sezonu erken açan ve şu anda en gösterişli futbolu oynayan Trabzonspor’un takım savunmasındaki zafiyeti dikkat çekiyor. Abdullah Avcı, savunma konusunda iyidir. Bu eksikliklerini çok tekrar ve maç pratiği ile aşabilirler. Sezon genelinde ise geniş kadroları ile taraftarına hayal kurduruyor. Ancak erken form tutmuş olmanın dezavantajları da bir kenarda dursun.

İş işten geçmezse...

Fenerbahçe ve Galatasaray ise değişim sürecinde. Bu değişimi en erken tamamlayan yarışta öne geçecektir. Oyun sistemini değiştiren ve bunda ısrar eden Pereira, işin sonunda iyi bir şey çıkartacak. Ancak burada takım üzerinde tam ve tek yetkili olarak kalması şartıyla. Fenerbahçe yönetiminin futbol takımının içine çok girdiği süreçler hiç hayır getirmedi. O nedenle, yönetim olarak Pereira’nın takım üzerinde bir terzi gibi ölçüp biçip kesmesi konusunda Portekizli hocayı desteklemekten başka yolları yok. Sabır, belki de Fenerbahçe taraftarının en son duymak istediği kelime ancak inanın bu hocanın ve sistemin orta vadede de olsa sabra ihtiyacı var. Yol yarılanınca ortaya iyi bir takım çıkacak ancak o zamana kadar da iş işten geçmemiş olmalı.

Zıpkın gibi gençleri görmek

Galatasaray, 4 takım içerisinde belki de ne yapacağı en kestirilemeyen takım. Kadroda ciddi değişim yaşanırken, ideal 11’i bulma konusu epey zaman alacak. Fatih Hoca da bu süreçte arayışta olacak ki, çok farklı 11 tercihleri ve akan oyundaki hamleleri eleştiri alıyor. Transferlere ödenen bonservisler yüksek ancak bu bir tercih, bir yol... Kulübün yerli/yabancı genç oyunculara yaptığı yatırım dikkate değer. Şu anda beraber büyüyecek, beraber gelişecek bir kadro kuruluyor. Kısa vadede değilse de uzun vadede iyi şeyler vadediyor. Sanırım Galatasaray taraftarı da, sahada 30’unu devirip aldığı milyon Euro’ların karşılığını vermeyen adamlar yerine; başarıya aç, büyük takım formasına aç zıpkın gibi gençleri görmeyi tercih edecektir.

Dikkat çekenler

  • -Altay hem kendisinin hem hocasının lakabı gibi; Süper Lig’e “Büyük” giriş yaptı. Bir şarkının başında şöyle bir soru vardı; “Yaşlı bir Kızılderili ne kadar yanılabilir?” Bu soruyu her duyduğumda Mustafa Denizli hocam aklıma gelir. Alsancak Stadı’na geçmelerini ve gidip maçlarını izlemeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
  • -Yukarıda bu kadar yazdık çizdik üstüne konuştuk futbolun. Ancak bazen öyle bir an geliyor ki bunların hepsi anlamsız, malayani hale geliyor. Sadece futbol değil, her şey önemsizleşiyor. Nsakala’nın yerde kalış anından bahsediyorum. Neyse ki iyi olduğunu öğrenmemiz kısa sürdü. Kendisiyle birlikte biz de nefes aldık.
#​Süper Lig
#Beşiktaş
#Fenerbahçe
#Galatasaray
#Trabzonspor
3 yıl önce