Yunanistan, Fransa ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin Doğu Akdeniz’deki hukuk dışı adımlarına KKTC’den stratejik bir karşılık geldi. KKTC, Karpaz Yarımadası’nın kuzeyinde devasa bir deniz üssü yapılması için arazi tahsis etti. Askeri üs için saha çalışmalarına başlandı.
108 DÖNÜM ARAZİ VERİLDİ
- Geçitkale Havaalanı’nı İHA/SİHA’ların kullanımına da açarak Doğu Akdeniz’de stratejik bir adım atan KKTC’den hakimiyeti pekiştirecek hamle daha geldi.KKTC Bakanlar Kurulu, Dipkarpaz Zafer Burnu’ndaki 108 dönümlük araziyi askeri kullanım amacıyla 30 yıllığına KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na verdi.
99 YILA KADAR ÇIKACAK
BAKIM ONARIM VE İKMAL DESTEĞİ
- Üssün 2,5 yıla kadar tamamlanıp hizmete girebileceği ifade ediliyor. Söz konusu üssün faaliyete geçmesiyle, Doğu Akdeniz’deki sondaj faaliyetlerine eşlik eden savaş gemileri olası tacizlere daha hızlı cevap verebilecek.Ayrıca bölgede görev yapan gemilerin bakım-onarım-ikmal desteği de yine bu üs üzerinden sağlanacak.
EGEMEN ÜS OLMALI
BÜYÜK AVANTAJ SAĞLAR
“Bugün ABD, İngiltere, Rusya ve Çin’in üslerinin büyük kısmı bu statüdedir. Egemen üs olması hasebiyle bizim hukuki olarak varlığımız tescillenmiş olur. Bu üs sayesinde Deniz Kuvvetleri unsurları Doğu Akdeniz’de hareket alanının tam ortasında, kalbinde bulunacak. Ayrıca, Kıbrıs adasının güneyine, doğusuna anına inip çıkabilme kabiliyeti kazandırır. Üs her halukarda, jeopolitik ve jeostratejik açıdan büyük avantaj sağlar.”
Gücümüze güç katar
- KKTC’de bir deniz üssü projesinin yıllardır gündemde olduğuna dikkat çeken müstafi Tümamiral Cihat Yaycı,“Bu üs yapılanması Türksüz bir Kıbrıs, Türkiye’siz bir Doğu Akdeniz hayallerinin önüne yeni bir set çekecek”dedi. Kıbrıs’ın ABD başta olmak üzere, İngiltere, Rusya, Çin gibi ülkelerin markajında olduğunu belirten Yaycı,“Bizim atalarımız bu adanın ne kadar kıymetli olduğunu 600 yıl önce tespit etti. Bugün Yunanistan, İsrail, İngiltere, Rusya, ABD, Çin adada konuşlanmak istiyorsa, Türkiye zaten haydi haydi çok daha konuşlanmalı”dedi.
STRATEJİK ÖNEMDE
Rumlar rahatsız oldu
- KKTC’nin adımı hem Yunanistan’da hem de Rum Kesimi’nde büyük rahatsızlık yarattı.Rum ve Yunan basını bölgede Hristiyan dünyası için çok önemli olan Apostolos Andreas Manastırı ve eserlerin bulunduğunu iddia ederek projenin önlenmesi çağrısı yaptı.Kararın Rum Kesimi’nin egemenlik haklarına saldığı olduğu iddiasına yer verildi. Atina ve Rum Kesimi’nin konuyu Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi’nin gündemine sokmak için girişim başlattı.