|

Ebu Davud Telbiye Hakkında Hadisleri

- Sünen-i Ebu Davud
Kitaplar
Ebu Davud
Konu Başlıkları
Telbiye Hakkında Hadisleri
1261-

Sizin Beyda'nız, hakkında Resulullah'a iftira ettiğiniz şurasıdır. Ama, Resulullah (sav) sadece mescidin -yani Zülhuleyfe mescidinin- yanında ihrama girip telbiye getirdi. 

(Bir rivayette şöyle denir: "Resulullah (sav) Şecere nam mevkide devesine bindiği zaman telbiye getirdi." Nesai'nin diğer bir rivayetinde denir ki: "İbnu Ömer'e: "Seni deven kaldırdığı zaman telbiye çeker gördüm" diye sorulmuştu. Şu cevabı verdi: "Çünkü Resulullah böyle yapmıştı.")
Hacc 20;
Hacc 23;
(1186);
Hacc 30;
(1;
332);
Hacc 8;
(818);
Hacc 21;
(1771);
Hacc 56;
(5;
162-164);
Menasik 14;
(2916);
1262-

Resulullah (sav) öğleyi kıldı. Sonra devesine bindi. 

Beyda tepesine çıktığı zaman telbiye getirdi. (Nesai, bir diğer rivayette şu ziyadeyi kaydetti: "Öğleyi kıldığı zaman hacc ve umre için ihrama girdi.")
Menasik 21;
(1774);
Hacc 25;
(5;
127);
56;
(5;
162);
1263-

İbnu Abbas (ra)'a a dedim ki: "Resulullah (sav)'ın, vacib kıldığı zaman, getirdiği telbiye hususunda Ashabım ihtilama doğrusu hayret ediyorum!" Bana şu cevabı verdi. 

"Bu meseleyi ben herkesten iyi biliyorum. Aslında Resalullah (sav) tek bir hacc yaptı. Bütün ihtilaflar bununla ilgili. Resulullah (sav) hacc maksadıyla (Medine'den) yola çıktı. Zülhuleyfe Mescidi'ne gelip iki rekatlık ihram namazını kılınca, haccı fiilen olduğu yerde başlattı. Namazı bitirince de hacc için telbiyede bulundu. İşte bu telbiyeyi bir kısım insanlar işitti. Bunu kendisinden ben de (işittim ve) hatırımda tuttum. Sonra hayvanına bindi. Devesi onu yerden kaldırınca tekrar telbiye getirdi. Bu ikinci telbiyeyi de işitenler oldu. (Her seferinde telbiyeleri) farklı kimselerin işitmesi, insanların dağınık ve hareket halinde olmalarındandır Böylece, devesi onu kaldırdığı zaman çektiği telbiyesini de yeni insanlar işitti, işte bunlar: "Resulullah (sav), devesi kaldırdığı zaman telbiye getirdi" dediler. Resulullah (sav) yoluna devam etti. Beyda tepesine çıkınca da telbiye getirdi. Bu telbiyeyi de işiten başkaları vardı. Bunlar: "Resulullah (sav) Beyda'ya çıkınca telbiye getirdi" dediler. Allah'a kasem olsun! Resulullah namazgahında haccı başlattı. Devesi kaldırdığı zaman telbiye getirdi, sonra Beyda tepesine çıkınca orada da telbiye getirdi." Said İbnu Cübeyr sözüne devamla dedi ki: İbnu Abbas'ın sözünü esas alanlar (Zülhuleyfe'deki) namazgahta iki rek'atlık ihram namazını kılar kılmaz telbiye getirdi."
Menasik 21;
(1770);
1265-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mukim olanlar veya umre yapanlar, Hacer-i Esved'i istilam edinceye kadar telbiyeyi bırakmazlar." (Hadis, Tirmizi'de şöyledir: "Resulullah (sav), umrede iken, Hacer-i Esved'e istilam yapınca telbiyeyi bırakırdı. 

")
Menasik 29;
(1817);
Hacc 79;
(919);
1266-

Resulullah (sav)'ı telbiye çekerken -bir rivayette mülebbiyen değil, mülebbiden demiştir- işittim şöyle diyordu: "Lebbeyk Allahümme lebbeyk. Lebbeyk la şerike leke lebbeyk. 

İnne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk, la şerike leke." Bu kelimelere başka ilavede bulunmuyordu.
Hacc 26;
Libas 89;
Hacc 19;
(1184);
Hacc 28;
(1;
331-332);
Hacc 13;
(825);
Menasik 27;
(1812);
Hacc;
54;
(5;
159-160);
1269-

Resulullah (sav) şunu söylediler: "Cibril (a.s) bana gelip, ashabıma ve beraberimde olanlara telbiye -veya ihlal dedi- çekerken seslerini yükseltmelerini emretmemi emir buyurdu."

Hacc 34;
(1;
334);
Menasik 27;
(1814);
Hacc 15;
(829);
Hacc 55;
(5;
162);
Menasik 16;
(2922-2923);