Yavaş olmasaydım, hızlı yaşardım, çok net!

00:009/07/2012, الإثنين
G: 5/09/2019, الخميس
Gökhan Özcan

Geceleri uykum kaçmasaydı sabah çok daha erken kalkabilirdim. Sabahları yeterince erken kalkabilseydim şimdiye kadar çoktan memleketi kurtarmıştım, çok net! En azından böyle işsiz güçsüz olmazdım. Bir işim olsaydı, kısa zamanda sayılı zenginlerden biri olurdum kesin. Zengin olsaydım, memleketin işsizlik sorununa tek başıma çare olurdum. Ürettiğim mallarla da dünya çapında marka olur, ihracat rekorları kırardım. Sabahları erken kalkamadığım için, ne memleketi kurtarabildim, ne zengin olabildim. Ama

Geceleri uykum kaçmasaydı sabah çok daha erken kalkabilirdim. Sabahları yeterince erken kalkabilseydim şimdiye kadar çoktan memleketi kurtarmıştım, çok net! En azından böyle işsiz güçsüz olmazdım. Bir işim olsaydı, kısa zamanda sayılı zenginlerden biri olurdum kesin. Zengin olsaydım, memleketin işsizlik sorununa tek başıma çare olurdum. Ürettiğim mallarla da dünya çapında marka olur, ihracat rekorları kırardım. Sabahları erken kalkamadığım için, ne memleketi kurtarabildim, ne zengin olabildim. Ama tek şansım bu değildi. Eğer işi dalgaya vurmayıp bir ucundan yazmaya başlasaydım, kesin son yılların en çok satan romanını ben yazmış olurdum. Adeta para basardı benim roman, bir başyapıt olurdu, çok net! Çevirmenler dünya dillerine çevirmeye yetişemezdi. Hatta o kadar büyük bir seferberliğe dönüşürdü ki bu çeviri furyası, alık bir çevirmen dalgınlıkla Türkçe''ye geri çevirirdi yaşanan kargaşada romanımı. Hem felsefi bakımdan yeni bir çağ başlatırdı içeriğiyle... Hem de mevcut romancıların alayı pes edip roman yazmayı bırakır, televizyonlarda sabah programlarına çıkardı. Bütün bunlar olurdu, hiç şüphe yok; o romanı yazmaya başlayabilseydim eğer. Ya da ben kafamdaki 7254 hikayeden birini filme çekseydim var ya; sinema tarihine hem bold, hem renkli, hem de sinemaskop harflerle yazılırdı adım. Oscar heykelciklerinden deste yapardım da koyacak yer bulamazdım. Dünyanın orasından burasından tırlar ödül taşırdı durmadan eve. Kemikleri sızlardı Fellini''nin filan yattığı yerde, pabucumuz dama atıldı diye. Lafa daldım yapamadım, sinema tarihi var ya eksik kaldı namussuzum! Benim içimde bir büyük adam saklı, çok net! Bugüne kadar Time''a kapak olamadıysam, fotoğrafçı milletinin şöyle beni yansıtan bir fotoğraf çekememiş olmasındandır. Siyasete gir diye ısrar edenler de çok oldu. Hatta bizim kapının önünde yatanlar, çadır kuranlar oldu. Ben arkadaşları burada böyle yalnız bırakıp gitmek istemedim. Seçimler de hep benim okeye döndüğüm zamanlara rastladı nedense. Ben okeyde kazandım ama memleket kaybetti. Bazen hata mı ettim diye düşünüyorum. Ama biliyor musun bana hata bile yakışıyor birader! Aslında devrim yapacak adamım, bana yakışır, çok net!. Yapmıyorum, o bile yakışıyor iyi mi! Çok çağırdılar sağdan soldan. Koca koca holdingler, dünya şirketleri... Al sana açık çek, gel başımıza geç, işleri çekip çevir, dükkan senin, dediler. Uğraşmak istemiyorsan, CEO''muz ol, ortalıkta dolaş, namın yürüsün, dediler. Gitmedim, gidemedim. Neden? Kendimi insanlıktan esirgediğim için değil! Ama hangi alanda insanlığa daha fazlasını verebilirim, bunu kestiremedim. Bir karar verebilseydim, bugün dünya bugünkünden çok farklı bir yer olurdu. Şu kavga gürültü biterdi o dakkada yani. Hep otorite boşluğundan oluyor bunlar. Nerede bir hadise çıkmış, gidip ağırlığını koyacaksın. O ağırlık da bizde var fazlasıyla, tevazuya gerek yok. Bak çok net söylüyorum; birincisini yaşım tutmuyor ama ikinci dünya savaşını kesin bu kadar kan dökülmeden durdururdum ben. Gidip şu Hitler''le bir konuşayım dedim, babam bırakmadı, pancarı kim toplayıverecek, sırası mı şimdi, diyesi oldu. Bırakıp gidemedim, pancarı kurtardık ama bir sürü insan telef oldu gitti. Babam da pişman oldu sonra ama iş işten geçmişti tabii. Çok uğraştı o günden sonra beni okutmak için, gördü tabii bendeki ışığı. Keşke üniversitedeki hocalarım da görebilseydi o ışığı. Göremediler, vasat beyinlere o kadar alışmışlardı ki farkına varamadılar bendeki büyük cevherin. Büyük bir adam olmak için ille de üniversite bitirmek gerekmiyor zaten. İçinde olacak o istidat! Gözümü açtığımdan beri bende o istidadın olduğunu biliyorum, çok net! Ancak bugüne kadar göstermedim, göstermek istemedim. İnsanlığın daha sıkışık bir zamanı gelir, çıkar o yangını söndürürüm diye düşündüm, sakladım kendimi. İyi mi yaptım? Orası pek net değil işte... Beklerken biraz tembelleştim sanki be! Sabahları erken kalkamıyorum, öğle oluyor neredeyse ben yüzümü yıkayıncaya kadar! Öğleden sonra da atı alan Üsküdar''ı geçiyor, o saatten sonra kimsenin büyük adamlara ihtiyacı kalmıyor. Aslında her sahada bana büyük ihtiyaç var da... Ben pek kendi reklamını yapan biri değilim. İyiyim böyle, mutluyum. Gıcır gıcır bir hayatım var, karizmam yerinde, sarkan bir tarafım yok. Örümcek Adam filmi deyin, gelir oynarım, hoplarım zıplarım, oradan oraya uçarım, çok net!