Amerika, bir ülkenin adı değil, bir zihniyetin adıdır.

Amerikalı diye de dünya üzerindeki bir ülkenin vatandaşına değil, o zihniyeti taşıyan alçağa derler.

Amerika, 5.000 yıldır bir kara parçasında yaşayan herkesi "kendi yaşam alanı" için öldürmeyi göze almanın adıdır.

Amerika, "kendi çıkarları söz konusu olduğunda" öldürmekten, soymaktan, tecavüz etmekten, soykırımdan, köleleştirmekten çekinmemenin adıdır.

Amerika, "sadece ben ve benim çıkarlarım var, gerisi umurumda bile değil" diye düşünmenin adıdır.

Amerika, her türden kirli ilişkiyi, her türlü emperyalist girişimi normal görmenin adıdır.

3 yıldır Suriye"de bir Amerikalı halkını öldürmekte ve dünyanın çeşitli Amerikaları, çeşitli yere batası dengeler adına buna ses çıkarmamaktadırlar.

Ses çıkarmamakla yetinmek istemeyen Nasrallah isimli, Putin isimli, Hamaney isimli Amerikalılar, Suriye"deki Amerikalıya yardımı ödev ve görev bilmektedirler. (Mısır"daki Amerikalıya da Abdullah isimli Amerikalı yardım ve yataklık etmektedir misal.)

Bu tuhaf "Amerikan" tiyatrosunun en acıklı perdesini başlatmak için bu kez de Amerika, diğer Amerikalara rağmen Suriye"deki Amerikalıyı devirmeyi planlamaktadır.

Mesele budur.

Bu durumda ben, ne Amerika"dan ne de Amerika"dan yanayım. İkisi de kahrolsun!

Bu arada reel politiğiniz de yere batsın. 3 yıldır 150.000 insan öldü, milyonlarca insan evsiz kaldı, bir o kadarı mülteci durumuna düştü. 1,5 milyar İslam âlemi "reel politik" yüzünden Suriye"de olan biteni sadece seyretti.

Birkaç istisna hariç, İslam ülkelerinin liderleri, "Müslümanların izzet ve şereflerini korumaktan yoksun zavallılar" olarak geçecekler kayda. Hatta bazıları "aptal çıkarlarını korumak için Müslümanları öldürmekten çekinmeyen katil ahmaklar" olarak anılacaklar.

Bir de bu İslam ülkelerinin halkları var elbette. Sakallılar, sarıklılar, çarşaflılar, camiye gidenler, kurban kesenler. Amerikaların en gerçek "ötekileri" yani… "Sıra bize ne zaman gelecek, herhangi bir Amerika bizi ne zaman öldürecek, bu başımızdaki ahmak yöneticilerden nasıl kurtulacağız" diyerek isyan eden, meydana inen, dua eden, gözyaşı döken "ötekiler."

Ellerine silah alsalar "terörist" diye anılacaklar. Meydanlara inseler "şov yapmakla" suçlanacaklar. Dua etseler "pasif" denilecek haklarında. "Ötekiler"i kimse, hiçbir denkleme yerleştirmeyecek. Sadece "ölmeye elverişli" olarak sınıflandırılacaklar Amerikalılar tarafından.

Yere batası reel politik için, Allah"ın belası dengeler yüzünden Suriye"de bir 150.000 öteki daha ölecek. Mısır"da 10.000 öteki, Afganistan"da 30.000 öteki, Myanmar"da 20.000 öteki…

"Rakamlar"dan ibaret olacak ötekiler. Mezar taşlarından ibaret olacaklar. Cesetlerden, açılıktan, fakirlikten, yokluktan, yoksulluktan ibaret olacaklar.

Umutsuz muyum peki? Elbette hayır. Çünkü dünyanın gidişatı bir noktada "ötekiler" tarafından mutlaka kesintiye uğratılacak. Dünyanın bütün Amerikaları, ötekiler tarafından mutlaka yerle bir edilecek. Türkiye"deki Amerika da, İran"daki Amerika da, Mısır"daki Amerika da, Suriye"deki Amerika da, Amerika"daki Amerika da yok olup gidecek.

Ötekiler ölecek ama ötekiler kazanacak önünde sonunda. Allah, Amerika"nın kazanmasına hiçbir zaman izin vermemiştir çünkü. O"nun vaadi haktır!