|

PISA 2015 sonuçları neyi ifade ediyor?

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) üç yılda bir gerçekleştirdiği Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'nın (PISA) merakla beklenen raporu yayımlandı. 72 ülkenin bulunduğu listede Türkiye 52'nci sırada yer alırken, yenisafak.com için 5 dakikada süreci değerlendiren Eğitim Uzmanı Gökhan Yücel, "Yeni Türkiye'nin ihtiyacı olan gelecek nesil için raporun değerlendirilmesi gerekiyor" dedi.

Yeni Şafak ve
14:37 - 7/12/2016 Çarşamba
Güncelleme: 15:06 - 7/12/2016 Çarşamba
Yeni Şafak
PISA 2015 sonuçları, milyonlarca öğrenci ve velinin de dikkatini çekiyor.
PISA 2015 sonuçları, milyonlarca öğrenci ve velinin de dikkatini çekiyor.

Milli Eğitim Bakanlığı Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü, OECD tarafından 2000 yılından itibaren başlatılan dünyanın en kapsamlı eğitim araştırması niteliğinde olan PISA'nın 2015 sonuçlarına ilişkin veri tabanındaki veri ve dokümanları kullanarak rapor hazırladı.



72 ülkede 29 milyon öğrenciyi temsilen 540 bine yakın öğrencinin katılımıyla geçen yıl gerçekleştirilen araştırmanın merakla beklenen verileri yayımlandı. Sonuç ortalamaları kapsamında Türkiye'nin gerilediği görülürken, diğer ülkelerde de benzer bir denklemin yaşandığı görüldü.





PISA'yı 5 dakikada öğrenin

Eğitim Uzmanı Gökhan Yücel, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'na ilişkin hazırlanan raporun yansımalarını yenisafak.com için 5 dakikada değerlendirdi. Yücel, "Yeni Türkiye'nin ihtiyacı olan gelecek nesil için raporun değerlendirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.





'Yüzde 75' Anadolu liselerinde

PISA 2015 Türkiye örnekleminde öğrenci oranının en yüksek olduğu okul türleri yüzde 75'lik oran ile Anadolu lisesi ile mesleki ve teknik Anadolu lisesi oldu. Öğrenci oranının en düşük olduğu okul türü ise binde 7'lik oranla güzel sanatlar lisesi olarak açıklandı.



MEB'in raporuna göre, PISA 2015 sonuçlarına ilişkin hem ülke ortalamalarının hem de birinci sırada yer alan ülke puanında düşüşlerin olduğu gözlendi. PISA fen alanında 2012'de tüm ülkelerin ortalaması 477'den 465'e, matematikte 470'den 461'e, okuma becerileri de 472'den 460'a geriledi. PISA 2012'de fen alanında en yüksek puan 580'den 556'ya, okuma becerilerinde 570'den 535'e, matematik alanında 613'den 564'e geriledi.







Okulda geçirilen süre de araştırıldı

PISA'ya göre, öğrencilerin okul içi ve dışında öğrenme için ayırdıkları zaman ülkelere göre değişkenlik gösteriyor. Almanya'da okuldaki ders saati sayısı 25,5 iken, Finlandiya'da 24,2 saat olarak tespit edildi. Okulda öğrenme için ayrılan zaman açısından OECD ülkelerinin ortalaması ise 26,9 saat iken Türkiye'de öğrenciler bir haftada okul içinde derslere 25,9 saatin ayırdığı ortaya çıktı.








Öte yandan, OECD ülkelerinde 2006 yılında öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 13,7 iken 2015'te bu sayı 13,1'e geriledi. Türkiye'de ise 2006 yılında öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 18,5 iken, 2015 yılında bu sayı 15,2'ye düştü.



Sonuçlar nasıl işleyecek?

PISA Raporu'yla birlikte ülkelerin elde edeceği sonuçlar da önemli bir unsur. 2018'de yayımlanması beklenen yeni rapor için Türkiye'de yetkililerin kritik adımlar atması bekleniyor. Dünya genelinde PISA'dan elde edilecek en önemli başarının, sonuçların eğitim politikalarına yönelik değerlendirilmesiyle elde edilebileceğine inanılıyor.



MEB kontrol edecek

Dünya kamuoyunun fazlasıyla ilgi gösterdiği ve eğitim bilimcilerin dikkate aldığı PISA Raporu, Milli Eğitim Bakanlığı'nın da dikkatinde. Bu kapsamda elde edilen veriler doğrultusunda MEB bünyesinde gerekli adımların atılması bekleniyor.



  1. Okuryazarlık ölçüldü
  2. Temel olarak fen, matematik ve okuma becerileri alanlarında öğrencilerin becerilerini değerlendiren PISA araştırması, değerlendirme yaparken temel alanları "okuryazarlık" kavramı üzerinden tanımlandı.




#PISA
#Eğitim
#OECD
#Milli Eğitim Bakanlığı
7 yıl önce