|

Hedefimize büyük ölçüde ulaştık

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’den ülkemize yönelen PKK/YPG ve DEAŞ saldırılarını durdurmak için “güvenli bölge” tesisine çalıştıklarını söyledi. Erdoğan Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarını hatırlatarak, “Hamdolsun, bu hedefimize büyük ölçüde ulaştık” dedi.

Haber Merkezi
04:00 - 27/10/2019 воскресенье
Güncelleme: 02:03 - 27/10/2019 воскресенье
Yeni Şafak
Erdoğan, Fenerbahçe Kulübü üyeliğinde 25. yılını doldurarak hak kazandığı Yüksek Divan Kurulu üyeliği için plaketini Ali Koç ve Vefa Küçük’ün elinden aldı.
Erdoğan, Fenerbahçe Kulübü üyeliğinde 25. yılını doldurarak hak kazandığı Yüksek Divan Kurulu üyeliği için plaketini Ali Koç ve Vefa Küçük’ün elinden aldı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulu Olağan Toplantısı’nda, Barış Pınarı Harekatı ve Suriye konusunda önemli mesajlar verdi:

Son günlerde Türkiye sınırında tarihi önemde gelişmeler yaşanıyor. Suriye’den ülkemize yönelen PKK, YPG ve DEAŞ saldırılarını önlemek için bir güvenli bölge tesisi için çalışıyoruz. Hamdolsun, bu hedefimize büyük ölçüde ulaştık. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarımızla Suriye sınırlarımızın batı tarafında 4 bin kilometrekarelik bir alanı güvenli hale getirmiştik. Barış Pınarı Harekatı ile de orta kısımda ilave 4 bin 220 kilometrekarelik bir alanı daha kontrol altına alarak güvenli bölge haline getirdik.

VERİLEN SÖZLERİN TAKİPÇİSİYİZ

Rusya ile yaptığımız antlaşma ile de yaklaşık 340 kilometrelik genişlikte ve 30 kilometre derinliğinde bir alanı teröristlerden arındırıyoruz. Bu 30 kilometrenin sınırlarımıza bitişik 10 kilometrekarelik kısmında Rusya ile ortak devriye yaparak, bize verilen sözlerin yerine getirilip getirilmediğini yerinde takip ve teyit edeceğiz. Süre bir hafta, 150 saat. 150 saat sonunda eğer burası teröristlerden temizlenmezse ondan sonra bu işi biz ele alacak ve bütün temizliği biz yapacağız.

TERÖRİSTLE MASAYA OTURMAYIZ

Bizi üzen bazı şeyler oluyor. Bakıyorsunuz koskoca devletlerin başkanları bunların terörist başlarıyla masada oturup konuşuyorlar. Bize de bunlardan arabulucu olmalarını istiyorlar. Biz bu teröristlerin başında veya farklı yerde, asla bunlarla masaya oturmayız ve bunların arabulucu olmasını da kabul etmeyiz. Peki ne yaparız? Sen Amerikasın. Seninle gel masaya oturalım, bunu seninle konuşalım. Nitekim yardımcısı Pence’i ve Dışişleri Bakanı’nı bir heyet olarak bize gönderdiler, oturduk, konuştuk, anlaştık.

ABD TEMİZLEDİK DEDİ AMA TEMİZLEMEMİŞ

Dedik ki 120 saatte temizlediniz temizlediniz, temizlemediğiniz takdirde ondan sonra bu alanları bize bırakacaksınız, biz bu işi yürüteceğiz. Ve temizlediklerine dair bize yazılı metin gönderdiler ama ne yazık ki temizleyemediler. Şu anda da diğer bölgelerde Rusya ile aynı şeyi yürütüyoruz. 150 saat. Bitti bitti, bitmediği takdirde oralarda da yine bölgeyi biz kontrolümüze alıp temizliği biz yapacağız.

TERÖRÜ EZECEK GÜCE SAHİBİZ

Türkiye her ne sebeple olursa olsun bölgede tek bir damla masum kanı dahi dökülsün istemedi. Bunun için bıçak kemiğe dayandığında elbette güç kullanmaktan çekinmedik. Ama ilk tercihimiz daima meselelerimizi suhuletle çözmekten yanadır. Amerika ve Rusya ile vardığımız mutabakatların sebebi budur. Yoksa Türkiye, terör örgütünü bulunduğu her yerde ezip geçecek güce, imkana ve kararlılığa sahiptir.

  • Konutları yapıp bunu dünyaya göstereceğiz
  • Erdoğan, güvenli bölgeyle ilgili plan ve projeleri BM’de sunduğuna değinerek, “Bakıyorlar ‘Çok güzel.’ Güzelse o zaman bize, size de katkıda bulunun, destek verin, burayı beraberce yapalım. İnanın yoklar. Hep yalan, doğru konuşmuyorlar, dürüst konuşmuyorlar. Konuşsalar da konuşmasalar da biz gerekirse, Tel Abyad ile Rasulayn arasında icabında bir güvenli bölgeyle beraber mültecilerin yaşayabileceği konutları, sosyal donatı alanlarını, altyapı ve üstyapısıyla yapacağız, dünyaya da bunu ispat ederek göstereceğiz, ‘İşte Türk milleti budur, görün.’ diyeceğiz. Terör örgütü 30 kilometrelik hattın içinden veya dışından saldırılarını sürdürürse, nereye kadar kaçarlarsa oraya kadar kovalayıp gereğini yapacağız” dedi.
  • Vatandaşla EYT sohbeti
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Faruk Ilgaz Tesisleri önünde bekleyenlerle bir süre sohbet etti. Erdoğan tesislere geldiği sırada, makam aracının yanına gelen bir kadın ile sohbet etti. Erdoğan daha sonra makam aracından inerek hemen yanında bulunan kafede oturanların yanına gitti, içeridekilerle tokalaştı. Burada bulunan bir kadın Erdoğan’a, ‘Cumhurbaşkanım EYT çıkar mı?’ diye sordu. Erdoğan, “Yani 40 yaşında emekli mi olalım, 40 yaşında, 50 yaşında emeklilik mi olur” yanıtını verdi. Bunun üzerine kadının, ‘Sağlığımız bozuluyor nasıl yapacağız?’ demesi üzerine Erdoğan, “Sağlığı bozuk olanlar zaten primlerini her şeyini ödemişse, erken emeklilik noktasında zaten emekli olur” yanıtını verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra “toplantıya geç kalıyorum” diyerek buradan ayrıldı.
  • Dürüst değiller
  • Erdoğan, Türkiye’nin uluslararası toplumdan beklentisini, “Sınırların güvenliğiyle ilgili hassasiyetlere saygı gösterilmesi ve Türkiye’deki Suriyelilerin geri dönüşüyle ilgili projelere destek verilmesi” şeklinde açıklayarak, “Bunlar çok da yalancı. Onu da söyleyeyim. Dürüst değiller. Maalesef...” dedi. Avrupa Birliği’nin 2015’te, 3+3 milyar avro destek sözü verdiğini hatırlatan Erdoğan, “Vermediler. Bize gelen ne? Sadece 3 milyar avro. Biz ne kadar harcama yaptık? 40 milyar dolar. Görüştüğümüzde soruyoruz: Verdiniz mi? İşte ‘Hazırlıyoruz, konuşuyoruz, projelere bakmamız lazım.’ Hangi projeye bakacaksın? Biz projede değiliz, biz işi bitirmişiz. Gelin, yaptığımız yerleri görün” diye konuştu.
  • Yürüsünler Avrupa’ya
  • Erdoğan, “Ülkemizdeki 3 milyon 650 bin Suriyelinin ilk etapta 1 ile 2 milyon arasındaki kısmının geri dönüşü için geliştirdiğimiz projelere destek verilmezse, sınırlarımızı açmaktan başka çaremiz kalmaz. Açarız sınırları, yürüsünler Avrupa’ya. Her iki konuda da kimseye şantaj yapmıyoruz. Sadece içinde bulunduğumuz durumu söylüyor, çözüm yolunu ortaya koyuyor ve meşru destek talebimizi ifade ediyoruz. Teröristlerin veya masum insanların hayatlarını kullanarak sinsice siyaset yapmak bizim değil, diğerlerinin tarzıdır. Türkiye, mertçe konuşur, mertçe icraatını yapar. Biz sadece ve sadece hem kendi vatandaşlarımızın hem de milyonlarca masum Suriyelinin haklarını korumanın peşindeyiz. Uluslararası toplumdan beklentimizin her bakımdan insani duyarlılığa uygun bu çabalarımıza destek vermesi olduğunu tekrarlamak istiyorum” dedi.


#Recep Tayyip Erdoğan
#PKK/YPG
#DEAŞ
5 лет назад