Yeni Şafak

Kimse 28 Şubat’ı geri getiremez

01:001/10/2024, Salı
G: 1/10/2024, Salı
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP medyasında başörtülü, çarşaflı ve sakallılara yönelik faşist yayınların arttığına dikkat çekti ve 28 Şubat zihniyetinin hortlatılmaya çalışıldığını söyledi. Erdoğan, “Bu makamlarda olduğumuz müddetçe, Allah’ın izniyle, hiç kimse o kara günleri bir daha geri getiremeyecektir” diyerek uyardı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP medyasında mütedeyyin insanlara yönelik faşist yayınların arttığına dikkat çekerek “Bu makamlarda olduğumuz müddetçe, Allah’ın izniyle, hiç kimse o kara günleri bir daha geri getiremeyecektir” dedi. Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki toplantı, yaklaşık 3 saat 50 dakika sürdü. Erdoğan, toplantı sonrası millete seslendi.

DİNDARLARI ÖCÜ GİBİ GÖSTERİYORLAR

Mevlid-i Nebi vesilesiyle Diyanet camiasıyla bir araya geldiklerini belirten Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu bağlamda özellikle 15 Temmuz gecesi sergiledikleri yürekli duruş akabinde Diyanet Teşkilatı aleyhine yönelik sinsi bir kampanya yürütüldüğünü söyledi. “28 Şubat döneminden gayet iyi hatırladığımız faşizan manşetlerin, tekrar atılmaya başlanması da bu linç kampanyasının bir parçasıdır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ellerine geçirdikleri her fırsatta manşetleriyle darbecilere selam çakanlar; bakıyorsunuz, bugün de 28 Şubat zihniyetini ‘başörtülü, çarşaflı, sakallı, cüppeli’ diyerek yeniden hortlatmaya çalışıyor” diye konuştu. “Yıllarca millete yaşam tarzı dayatanlar, şimdi farklı yaşam tarzlarının hayatın bütün alanlarında görünür olmasından rahatsızlık duyuyor, milletimizin bazı kesimlerini adeta ‘öcü’ gibi göstermeye kalkıyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

HÜRRİYET GASBINA İZİN VERMEYECEĞİZ

“Bu devlet, hiçbir ayrım yapmadan tüm kurumlarıyla milletindir. Devletin sahibi; hangi inanca, kökene, siyasi görüşe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamıdır. İnsanımızın kılık kıyafetinden dolayı devletin belli kurumlarına giremediği dönemler, artık sona ermiştir. İnsanımızın başörtüsünden, saçından, sakalından, çarşafından dolayı ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüğü günler, artık mazide kalmıştır. İnsanımızın takunyalı, tarikatçı, cemaatçi, inançlı-inançsız diye ayrımcılığa uğradığı günler, artık geride kalmıştır. Sırf başındaki örtüsünden dolayı annelerin çocuklarını lojmanlarda ziyaret edemediği, yemin törenine dahi katılamadığı o kötü günler, artık tamamen geride kalmıştır. Biz kez daha açıkça ifade ediyorum. Bu makamlarda olduğumuz müddetçe, Allah’ın izniyle, hiç kimse o kara günleri bir daha geri getiremeyecektir. Bedel ödeyerek milletimize kazandırdığımız hak ve hürriyetlerin, vesayet heveslileri tarafından gasp edilmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz. Demokrasiyi hazmetmekte sorunu onlarla da mücadelemizi hukuk zemininde sonuna kadar devam ettireceğiz.”


CEZASIZLIK ALGISININ ÖNÜNE GEÇECEĞİZ

  • 23 yıldır ‘güven veren ve erişilebilir adalet’ hedefinden kopmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da şehit edilen polis Şeyda Yılmaz’ı da rahmetle andı. “İnfaz sistemiyle ilgili zaman zaman medyaya da yansıyan bazı tartışmaları yakından takip ediyoruz” diyen Erdoğan, “Vicdanları rahatlatacak, toplumda devlete olan güveni güçlendirecek, özellikle de ‘cezasızlık’ algısının önüne geçecek adımları, Meclisimizle işbirliği içinde mutlaka mutlaka atacağız” ifadelerini kullandı.

YENİ BORALTAN UTANCI YAŞATMAYACAĞIZ

Göç yönetimiyle ilgili yürütülen çalışmaları kapsamlı bir şekilde ele aldıklarını kaydeden Erdoğan, “Düzensiz göçü kaynağında engellemeye dönük çabalarımız sürüyor. Ülkemizdeki sığınmacıların güvenli, onurlu ve gönüllü geri dönüşlerine dair eylem planımızı, tüm paydaşlarla istişare içinde oluşturuyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi; bu ülkeye bir daha Boraltan Köprüsü utancını yaşatmadan, kardeşlik hukukumuza halel getirmeden, ülkemizin ticari ve ekonomik çıkarlarına zarar vermeden bu hassas süreci çok boyutlu bir şekilde yönetiyoruz” dedi.

TÜRKEVİ’NİN KAPISI MİLLETİN HER FERDİNE AÇIK

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için bulundukları New York’taki Türkevi’nde pek çok uluslararası görüşme gerçekleştirdiklerini kaydeden Erdoğan, “Birleşmiş Miletlerle birlikte Türkevi’miz de küresel diplomasinin nabzının attığı merkezlerden biri haline geldi. New York’u her ziyaretimizde, görenleri kendine hayran bırakan böyle bir eseri ülkemize kazandırmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Ana Muhalefet Partisi’nin devrik eski Genel Başkanı’nın, Türkevi’nden niçin bu kadar rahatsız olduğunu da açıkçası anlayamıyoruz. Türkevi binamız, tıpkı şu an çatısı altında olduğumuz Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz gibi 85 milyonundur, 85 milyonun iftihar vesilesidir. Kapısı da, Milletin Evi gibi, Türk Milleti’nin her bir ferdine açıktır. Bunda ayıplanacak, eleştirilecek bir durum da göremiyoruz. Türkiye’nin başarılarına sevinmek yerine bundan gocunanları bugün bir kez daha milletimizin vicdanına havale ediyoruz” şeklinde konuştu.

Balkanlar’da ve Ortadoğu’da üst akıl devrede

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze ve Lübnan’daki katliamlar için “üst akıl” vurgusu yaptı. Bosna Hersek Demokratik Eylem Partisi Genel Başkanı Bakir İzetbegoviç ile yaptığı görüşmeye atıfta bulunan Erdoğan, “Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren üst aklın, son aylarda Balkanlarda da toplumsal fay hatlarını kaşıdığını görüyoruz. Ayrılıkçı gündemlerin körüklenmesinin gerisinde hangi niyetlerin olduğu bellidir. Türkiye olarak biz Balkanlarda, özellikle de Bosna-Hersek’te barıştan, huzurdan ve istikrarın korunmasından yanayız. İnşallah bundan sonra da Bosna-Hersek’in yanında olmayı sürdüreceğiz” diyen Erdoğan, Türkiye olarak İsrail tehdidi altındaki Lübnan’a da destek vermeye devam edeceklerini söyledi.

BM GÜÇ KULLANMA KARARI ALMALI

  • İsrail’in saldırılarını durdurması için diplomatik çalışmalara hız verdiklerini belirten Erdoğan, “Uluslararası toplum İsrail’in tüm bölgeyi ateşe atan bu haydutluğuna daha fazla sessiz kalamaz. Şayet Güvenlik Konseyi gerekli iradeyi göstermezse, Genel Kurul’un “1950 tarihli Barış İçin Birlik Kararında” olduğu gibi kuvvet kullanma tavsiyesinde bulunma yetkisi süratle devreye alınmalıdır” ifadelerini kullandı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

ASLOLAN İSLAM DÜNYASININ TAVRI

“Bu süreçte, tabii ki aslolan İslam dünyasının tavrıdır. Gazze, Batı Şeria ve Lübnan’da yaşanan zulme en büyük tepkiyi, İslam ülkeleri vermelidir. Müslümanlar olarak, zulmü engelleme ve mazluma el uzatma noktasında, bizim tüm dünyaya liderlik yapmamız gerekiyor. Kardeşlerimize önce biz sahip çıkmazsak, başkalarının destek olmasını zaten bekleyemeyiz. Ancak bu konuda ilk günden beri maalesef ciddi bir zafiyet yaşanıyor. İsrail hükümetini, Hamas’ın kabul ettiğini açıkladığı ateşkese zorlayacak ekonomik, ticari ve diplomatik adımlar atılmıyor. Bu atalet karşısında üzüntü duyduğumuzu özellikle söylemek isterim. Bugün İsrail, katliam politikalarıyla nesiller boyu devam edecek husumet tohumları serpmekte; ona destek verenler de bu suça ortak olmaktadır. İsrail, dozunu artırdığı devlet terörüyle sadece uluslararası hukuka olan inancı değil, kendisine destek veren ülkelerin itibarını da yok etmektedir. Gözünü kan ve nefret bürümüş bir avuç radikal siyonist, bölgemizi ve tüm dünyayı ateşe atmaktadır. Açık söylüyorum, biz bu zulme, bu barbarlığa asla rıza göstermeyiz. İslam alemini ve dünyanın vicdan sahibi tüm ülkelerini bu modern barbarlığa karşı birleşmeye davet ediyorum.

#Recep Tayyip Erdoğan
#siyaset
#28 Şubat
Yorumlar

Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.

Henüz yorum bulunmuyor

İlk yorumu siz yapın.

Kapat

Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.

Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.