|
‘İç Savaş 2.0’
Amerika Birleşik Devletleri 1861-1865 yılları arasında bir iç savaş yaşadı. Birleşik Devletler yönetiminden ayrılmak isteyen eyaletlerle
“Birlik”
taraftarı eyaletlerin karşı karşıya kaldığı iç savaşta 750 bin insanın öldüğü tahmin ediliyor. İç savaşı “Birlik” taraftarları kazandıysa da “kaybedenler” Amerikan siyaseti üzerindeki etkilerini sürdürerek bugünlere kadar geldiler.
Küresel güç sahnesindeki koltuğuna Çin’in göz diktiğine inanan ABD bütün enerjisini bu
‘yeni düşman
’a odaklıyor. 1945’lerden 1990’ların başlarına kadar ABD liderliğindeki Batı dünyası ile
“Sovyetler Birliği”
arasında
“Soğuk Savaş”
yaşanmıştı. Çin ile ABD rekabetiyse
“Soğuk Savaş 2.0”
olarak niteleniyor. Dışarda Çin ile Soğuk Savaş başlatan ABD kendi içindeyse ciddi bir kırılma yaşıyor. Yapılan analizlere göre Amerikan toplumu ikiye bölünmüş durumda.
Gerek Demokrat Parti’nin gerekse Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım Merkezci kanatları daha uçlardaki kanatların estirdiği rüzgarların etkisiyle güçsüzleştiler. Uçlara doğru savrulma Cumhuriyetçi Parti’de çok daha belirgin seyrediyor. Dört yıllık ABD Başkanlığı döneminde
Donald Trump,
Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderliğini fena halde zayıflattı. Cumhuriyetçi Parti adeta
“Trump Partisi”
oldu. 2020 seçimlerinde Başkanlığı rakibi
Joe Biden
’a kaptıran Trump’ın parti tabanı üzerindeki nüfuzu zayıflamak yerine daha güçlendi. Cumhuriyetçi seçmenlerin çoğunluğu Trump’ın
“Demokratlar Başkanlığı benden çaldılar”
söylemine gözü kapalı inanıyor. Cumhuriyetçiler için 2024 seçimlerinin favori başkan adayıysa, yine Trump.
Demokratlar tarafından yönetilen Virginia eyaletinde 2 Kasım’da yapılan valilik seçimlerini Trump’a yakın bir ismin kazanması şok etkisi yaptı. Trump 2022’deki ara seçimlerde sahneye çıkacak adaylarının belirlenmesinde de söz sahibi. 2023’deki ABD Kongresi’nin iki kanadında yer alacak Cumhuriyetçilerde Trumpçılık daha baskın olacak gözüküyor. Trump dışında, hiçbir ABD başkanı bu güce sahip olmadı. Trump’ın Cumhuriyetçi Parti’yi kontrol etmesi iki parti seçmenlerinin keskin şekilde ayrıştığı yönündeki analizleri doğruluyor. Bu analizlere göre iki partili mutabakata dayanan Amerikan yönetiminin sonuna gelindi. Her iki seçmen grubu daha popülist çizgilerde dönüşüyorlar. İki partinin seçmenleri biribirini
‘varoluşsal tehdit’
görüyor. Bu dönüşüm 2022 ve 2024 seçimlerinin nasıl seyredeceğine dair ipucu veriyor.
Seçmenlerin radikal bölünmesinin ülkeyi
“İç Savaş 2.0”
olarak nitelenen yeni bir iç savaşın eşiğine taşıyacak nitelikte olduğuna dair ciddi endişeler söz konusu.
Virginia Üniversitesi
Politika Merkezi’nin yakın tarihli bir araştırmasına göre Trump seçmenlerinin yüzde 52’si, Biden seçmenlerininse yüzde 41’i ‘Birlik’ten ayrılmanın zamanının geldiğini düşünüyor. Bu eğilim ülkenin Cumhuriyetçi ve Demokrat eyaletler arasında bölünmesini içeriyor. Politika Merkezi Direktörü
Prof. Larry J. Sabato
’ya göre iki seçmen grubu arasındaki uçurum eşi benzeri görülmemiş ölçüde derin, geniş, tehlikeli ve bu durum kolayca düzeltilemeyecek.
Biden seçmenleri Cumhuriyetçileri ‘
faşist
’, Trumpçılar ise Demokratları ‘
sosyalist
’ olarak görüyor. Amerikan siyasi kültüründe sosyalist olmak komünist olmakla eş değer. Bu yüzden Cumhuriyetçiler sık sık “Soğuk Savaş” dönemindeki “Sovyetler Birliği”nin totaliter rejimine atıflarda bulunuyorlar. Demokratlar da aynı sıklıkta Hitler ve Mussolini’ye atıflar yapıyorlar. Bu karşılıklı benzetmeler Amerika’da bir “
demokrasi krizi”
yaşandığını gösteriyor.
Amerika’nın yeni iç savaşının sadece eyaletler arasında değil, eyaletlerin kendi içinde de parti çizgileri etrafında yaşanabileceğine dair öngörülerde bulunuluyor. Bu öngörülere göre olası bir iç savaş eskisine rahmet okutacak. Amerika’nın önde gelen siyaset dergilerinden
“Salon”
da Chauncey Devega imzalı
“Yaklaşan ikinci Amerikan İç Savaşı’nda hangi taraftasınız?”
başlıklı yazıda ilginç tespitlerde bulunuluyor. Devega yeni iç savaş ihtimali için “İmkansız
olduğunu düşünebilirsiniz. Ama iş işten geçene kadar insanlar hep böyle düşünür”
diyor. Ünlü yazarlardan
Lucian K. Truscott IV
ise 14 Ekim tarihli
“21. Yüzyıl Amerikan İç Savaşı nasıl olurdu?”
başlıklı yazısında yeni iç savaşı tasvir ediyordu. Dünyaya sözde nizamat vermek isteyen ABD’nin kendi iç nizamının dengeleri bozulmuş gözüküyor.
#ABD
#Donald Trump
#Joe Biden
#Soğuk Savaş
#Çin
2 yıl önce
‘İç Savaş 2.0’
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi