|

81 yıllık mücadele ve azmin eseri: Mayıs sonu ibadete açılacak

CHP’nin 1940 yılında Topçu Kışlası’ndaki tarihi camiyi yıkmasıyla camisiz kalan Taksim Meydanı 81 yıllık hukuki ve siyasi mücadelenin sonunda camisine kavuşuyor. 2017’de temeli atılan Taksim Camii bu ay sonunda açılıyor. CHP’nin camiyi engellemek için mimarları, mahkemeleri, belediyeyi ve hatta askerleri devreye sokması ise unutulmayacak.

Mustafa Duran
00:00 - 6/05/2021 Perşembe
Güncelleme: 05:12 - 6/05/2021 Perşembe
Yeni Şafak
İbadete açılmasıyla birlikte 2 bin 250 kişinin namaz kılabileceği camii, 2 bin 482 metrekare arsa alanına, yaklaşık 16 bin 500 metrekare de inşaat alanına sahip.
İbadete açılmasıyla birlikte 2 bin 250 kişinin namaz kılabileceği camii, 2 bin 482 metrekare arsa alanına, yaklaşık 16 bin 500 metrekare de inşaat alanına sahip.
İstanbul’da tarihi gün için geri sayım başladı. Türkiye’nin en büyük meydanlarından birisi olan Taksim, vesayet odaklarının engelleme çabalarına rağmen cami ile buluşacak. 17 Şubat 2017’de temelleri atılan Taksim Camii’nde çalışmalar tamamlandı.
Cami pandemi koşulları değerlendirilerek belirlenecek bir tarihte ibadete açılacak. Mimarlar Şefik Birkiye ve Selim Dalaman’ın imzasını taşıyan camide otopark konferans ve sergi salonları da yer alacak ve 2 bin 250 kişi aynı anda namaz kılabilecek.
Heyecanla açılışı beklenen caminin bugünlere gelmesi hiç kolay olmadı. Ayasofya’da olduğu gibi ‘Taksim Camii’ tartışması da Türkiye’nin son 81 yılına damga vurdu. Taksim Camii tartışmasının fitili, 1940 yılında ateşlendi. Osmanlı’yı çağrıştıran her şeyi hedef alan CHP’nin kıyımından Taksim de nasibini aldı. Bugünkü Gezi Parkı’nın üzerinde bulunan Topçu Kışlalısı, içindeki estetik harikası camisi ile birlikte yıkıldı.



AKIL HOCALARI FRANSIZ

  • Yıkım talimatını İsmet İnönü’nün atadığı Belediye Başkanı Lütfi Kırdar verdi. Kırdar’ın akıl hocası ise
    “Taksim’i Osmanlı’yı çağrıştıran havasından kurtarıp ferah ve temiz bir görünüme kavuşturmayı”
    hedefleyen Fransız şehircilik uzmanı Henri Prost oldu. Bu tarih kıyımı ile birlikte 14 kilise ve 1 havranın bulunduğu Taksim’de 1596 yılında ibadete açılan Ağa Camii’nden başka cami kalmadı. O dönem bile her gün on binlerce insanın uğrak yeri olan Taksim’deki tek cami ihtiyacı karşılamayınca, arayışlar başladı.
    İlk girişim “Taksim’de büyük bir cami yapılacak” başlığıyla 14 Şubat 1952 tarihli Cumhuriyet gazetesinde, merkezi Ankara’da bulunan bir derneğin cami için hazırlıklara başladığı aktarıldı. Ancak bu haberden sonra bahse konu projeden bir daha haber alınamadı.


‘YAPTIRMAMA DERNEĞİ’ GİBİ

İkinci teşebbüs 1956 yılında geldi ve Taksim Camii’ni Yaptırma Derneği adı altında bir dernek kuruldu. Ancak o dönemin şahitlerine göre ünlü iş adamlarının yanısıra darbe yanlısı askerlerin, loca üyelerinin, yabancı ülkelerin etki ajanlarının da üye olduğu STK ‘cami yaptırmama’ derneği gibi çalıştı.
Kim “Taksim’e cami yapılmalı” dese dernek işaret edildi, ancak dernek bir arpa boyu bile yol alamadı. 1960’lı yılların başında başka bir dernek kuran iş adamları da cami yapamadı ama lokantadan bozma bir binayı 1977 yılında mescide çevirmeyi başardı.


CHP HEP ENGEL OLDU

  • Bu süreçte CHP sürekli olarak ‘Taksim’e cami yapılmasının’ karşısında oldu. 1965 yılında Başbakan Süleyman Demirel, Taksim’de Ziraat Bankası ve Hazine’ye ait arazinin cami yapılması şartıyla Vakıflar Müdürlüğü’ne satılması kararını aldı.
    Ama İstanbul’un CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet İsvan, arsa tahsisini mahkemeye götürerek projeyi durdurdu. Bu kez 1977 yılında ikinci Milliyetçi Cephe Hükümeti bir daha benzer bir adım attı, arsada payı olan CHP’li İstanbul Belediyesi yine karşı çıkınca projeye rafa kalktı.

CAMİ TEKLİFİ BÖYLE KABUL EDİLDİ

Taksim Camii’nin Türkiye’nin ana gündem maddelerinden birisi haline gelmesi 27 Mart 1994 yılı seçimleri oldu. Refah Partisi’nin adayı olan Recep Tayyip Erdoğan seçimleri kazanır kazanmaz düğmeye bastı.
İlk adım Refah Partili Beyoğlu Belediye Başkanı Nusret Bayraktar’dan geldi. Taksim’e cami projesi ile ilgili plan, 21 Haziran Salı günü Beyoğlu Belediye Meclisinde kabul edildi. Dosya ağustos ayında Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık yaptığı Büyükşehir Belediye Meclisi’ne taşındı.
Meclis oturumunda hararetli tartışmalar yasandı. ANAP’lı üyeler destek vermesiyle teklif oy çokluğu ile kabul edildi.

Özal: Bu iş beni aşıyor

  • 12 Eylül darbesinden kısa bir süre önce yeniden umutlar yeşerdi. Darbeden 2 gün önce TRT Taksim’e cami yapılacağını ilan etti. Ancak araya yine darbe girdi.
    Projeye karşı çıkan Kenan Evren, cami yaptırmak için kurulan derneği de kapattırdı. 1983 yılında da arazi sahibi Ziraat Bankası’nın başvurusu ile Danıştay, “kamu yararı olmadığı” gerekçesiyle projeyi durdurdu. O dönemin Başbakanı Turgut Özal da cami yapılmasından yana oldu.
    Ancak vesayet odaklarının engellemeleri yüzünden projede ısrar edemeyen Özal’ın yakın arkadaşlarına ‘Bu iş beni de aşıyor’ dediği iddia edildi.


DYP’ye muhtıra: RP’ye tavır alın

28 Şubat 1997’deki MGK toplantısı öncesinde cuntacılar da açıktan camiye karşı çıktı. Refah Partisi’ne geri adım attıramayan cuntacılar, hükümet ortağı Doğruyol Partisi’ni kıskaca aldı.
Doğruyol Partisi’nin asker kökenli ve TSK’ya yakın milletvekilleri Genelkurmay’a çağrıldı. Taksim Camii’nden duyulan rahatsızlığı aktararak “DYP Refah Partisi’ne tavır alsın” telkininde bulunuldu. Bu görüşmenin hemen ardından DYP’nin ağır topları olan Hasan Ekinci, Cihan Paçacı ve Yalım Erez Refah Partisi’ne açıktan cephe aldı… O dönem vesayetin sivil ayakları olan Mimar Odası ve üniversiteler de projeye açıktan karşı çıktı.
Mimarlar Odası “Taksim’e cami ve çarşı bahanesiyle şeriata rant geliri sağlanıyor” açıklamaları yaptı. Rektör ve akademisyenler de toplantılarda “Taksim’e caminin laikliği tehdit edeceği” öne sürüldü.

Bayraktar: Siz gidin çöplerle uğraşın dediler

  • Dönemin Beyoğlu Belediye Başkanı Nusret Bayraktar Yeni Şafak’a Taksim Camii konusundaki sancılı süreci anlattı. 1994 yılında seçimi kazandıklarında çalışma başlattıklarını aktaran Bayraktar, şunları söyledi:
    Taksim’in kültür sanat merkezi olduğunu, SİT alanlarıyla dolu olduğunu söyleyerek caminin yapılamayacağı iddia ettiler. Biz de bir dosya hazırladık Şişhane’den Şişli meydanına kadar cadde üzerinde sadece 1 cami olduğunu ortaya koyduk. Oysa o dönem Beyoğlu ve Şişli çevresinde 49 tane kilise ve sinagog vardı. Çan sesleri her yerde yankılanırken ezan sesi duyulmuyordu. İki ayrı proje hazırladık. Erbakan hocamıza da sunduk. Ancak CHP bütün projelere direndi.
    Ne gerek var şurada cami var, burada cami var dediler. Cami ihtiyacı olsa Diyanet yapardı, siz çöple çukurla uğrasın dediler. Atatürk büstünün karşısına kasıtlı olarak cami yapmaya kalkıyorsunuz dediler. Anıtlar Kurulu kararları ile engel oldular. Cumhurbaşkanımızı çok eski yıllardan beri tanıyorum. Hizmetten hiç geri durmadı. Belediye Başkanlığı döneminde yapamadı ama şimdi yaptı, Ayasofya’yı açtığı gibi. Allah emeği geçenlerden razı olsun….

CHP: Taksim’e cami yakışıksız

21 Haziran’da 1994’te Taksim’e Cami yapılmasının kabul edildiği İBB Meclisi toplantısı utanç verici tartışmalara sahne oldu.
Meclis’teki bu olumlu havayı SHP ve DSP bozdu. Beşiktaş’ın CHP’li Belediye Başkanı Ayfer Atay alaycı bir tavırla Taksim’e cami yapılamayacağını söyledi.
Atay, Taksim’in göbeğinde bir caminin yakışıksız olacağını söyledi ve ekledi: Anıtlar Kurulu oraya cami yapılmasına izin vermez. DSP’li bir Meclis üyesi ise Beyoğlu’nda 60 tane cami olduğunu belirterek camiye gerek olmadığını öne sürdü.

İKİ BAHANE DE ANITLAR’DAN

  • Bu kararların ardından ardı arkası gelmeyen engelleme çalışmaları yeniden başladı. İlk hamle Anıtlar Kurulu’na devreye girdi. Arazide yapılan kazılarda 49 tarihi mezara rastlandığı bu nedenle cami yapılamayacağı iddia edildi. İkinci bahane bölgede bulunan ve hiçbir tarihi özelliği olmayan su deposu oldu. O dönem tarihi Galata Köprüsü’nün taşınmasına bile izin veren Anıtlar Kurulu, su deposunun taşınması teklifini reddetti.
    Bu kez B planı olarak Gezi Parkı’nın içine cami yapma projesi gündeme geldi. Bu süreçte hem Başbakan Necmettin Erbakan, Kültür Bakanı İsmail Kahraman hem de Recep Tayyip Erdoğan, sık sık açıklama yaparak Taksim’e Camii projesini mutlaka hayata geçireceklerini anlattı. Hatta son olarak 29 Mayıs 1997’de İstanbul’un Fetih yıl dönümünde temel atılacağı ilan edildi. Bu gelişmelerden kısa bir süre sonra TSK içindeki cuntacılar tarihe ‘post modern darbe’ olarak geçen 28 Şubat’a imza attı. Müdahalenin gerekçeleri arasında Taksim Camii projesi de gösterildi.
    Böylece proje bir kez daha rafa kalktı. Ancak Recep Tayyip Erdoğan ‘halkın isteği’ dediği projeyi 2012 yılında ‘Başbakan’ sıfatı ile yeniden gündemine aldı ve kararlılığını birçok kez aktardı. Projenin önündeki engeller bir bir kaldırılarak 17 Şubat Cuma günü Taksim Camii’nin temelleri atıldı. Proje ile vesayete karşı verilen 70 yıllık mücadelenin kazananı milli irade oldu.
#​CHP
#Taksim Meydanı
#Topçu Kışlası
#Taksim Camii
3 yıl önce