Uzun yıllar Müşfik Kenter'le aynı sahneyi paylaşan İstanbul Aydın Üniversitesi Tiyatro Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Birkiye, ağabeyim dediği Müsfik Kenter'i Kulis Tiyatro Dergisi'ne anlattı. Müşfik Kenter'i izleyen herkesin 'ben de yapabilirim' hissine kapıldığını ifade eden Birkiye, “Ben bunun ne demek olduğunu, Kenan Evren'in “Picasso'nun yaptığını ben de yaparım" dediği zaman anladım" dedi.
1973 yılında girdiği Kent Tiyatrosu'nda usta tiyatrocu Müşfik Kenter'in uzattığı eli tutarak oyunculuğa adım atan, uzun yıllar Yıldız Kenter'in yönetmen yardımcılığını üstlenen Prof. Dr. Mehmet Birkiye, ağabeyim dediği ve çokça kıymet verdiği ustası Müşfik Kenter'i ve etkisini bıraktığı Türk tiyatrosunu Kulis Tiyatro Dergisi'ne verdiği röportajda anlattı.
Müşfik Kenter'in son derece duygusal bir insan olduğunu ifade eden Birkiye, "Müşfik Ağabey duygularını, tutkularını çok uçta yaşıyordu. Dışa vuramazdı. Vursaydı zaten bazı sorunlarla karşılaşmazdı. Çok içinde yaşardı. Onun gördüğü, kavradığı şeyi, ona dokunan şeyi bizim anlamamız mümkün değildi. Ona dokunan şeyin biz başka bir şekilde tezahürünü görürdük sadece" dedi.
İyi bir tiyatro oyuncusu olmak için Müşfik Kenter'in bıraktığı hafif ayak izlerini takip etmek gerektiğini belirten Birkiye, Kenter'in Türk tiyatrosuna katkılarını şu sözlerle ifade etti: “Müşfik Kenter'in başarısı şuydu. Hiçbir şeyi yapmaz gibi görünürdü ama çok şey yapardı. Onu izleyen herkes ben de yapabilirim hissine kapılırdı. Ben bunun ne demek olduğunu, Kenan Evren'in “Picasso'nun yaptığını ben de yaparım" dediği zaman anladım. Bir gün bir röportajda demiştim ki; Müşfik Ağabey çok hafif ayak izleri bırakır. O hafif ayak izlerini takip etmek kolay değildir ama onları takip ederseniz çok başarılı bir tiyatrocu olabilirsiniz. O görünen şeylerin altında hafif ayak izleri vardır, eğer onu takip ederseniz Müşfik Ağabey sizi iyi bir oyunculuğa doğru taşır. Yoksa taklit ve kötü bir şey ortaya çıkar."
