|

Alkol şiddeti meşrulaştıramaz

Özellikle son günlerde toplumda tanınan isimlerin alkole bağlı olarak ortaya koyduğu şiddet eğilimlerini çok sık duyar olduk. YEDAM Müdürü Klinik Psikolog Melike Şimşek, birçok kişinin özellikle de gençlerin rol model aldığı ünlü isimlerin ekranlara şiddet olaylarıyla gelmesinin alkolün olumsuzluklarını göstermek için iyi bir örnek teşkil ettiğini söyledi. Şiddetin alkollü olmakla meşrulaştırılamayacağını belirten Psikolog Burcu Düzoğlu Polat ise alkolün etkisi geçtiğinde büyük bir pişmanlık duyulsa da artık çok geç olduğunu ifade etti.

Fatma Çelik
14:35 - 6/11/2018 Salı
Güncelleme: 11:10 - 12/11/2018 Pazartesi
Yeni Şafak
Uzmanlar, alkolün madde olarak insanın içerisindeki saldırganlık dürtülerini açığa çıkarttığını ve şiddeti doğurduğunu söyledi.
Uzmanlar, alkolün madde olarak insanın içerisindeki saldırganlık dürtülerini açığa çıkarttığını ve şiddeti doğurduğunu söyledi.

Özellikle son günlerde toplumda popüler olan isimlerin başına gelen şiddet olayları bu konu üzerine daha çok düşünmeye ve konuşmaya sevk etti. Şarkıcı Sıla Gençoğlu’nun eski erkek arkadaşı olan Ahmet Kural’dan şiddet gördüğünü kameralar önünde itiraf etmesi akıllara şiddet görüp gücü yetmediği için sesini duyuramayan kadınları getirdi.

Geçtiğimiz günlerde ise alkollü bir mekânda futbolcu Arda Turan ve şarkıcı Berkay arasında yaşananlar da şiddetin toplumun her kesiminde yaşandığını gözler önüne serdi. Aile içi şiddet ve kadın cinayetlerinin ardından verilen ifadelerde “Alkollüydüm” savunmalarını bir kez daha hatırlattı.

Toplumda rol model olan bu insanların ve her gün haberlerden duyduğumuz şiddet olaylarını Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) Müdürü Klinik Psikolog Melike Şimşek ve İBB Engeliler Müdürlüğü’nde görev yapan Psikolog Burcu Düzoğlu Polat ile konuştuk.

Saldırganlık dürtülerini ortaya çıkartıyor

Şiddeti önleme çalışmalarının en başında alkol tüketimini kontrol etmek olduğunu vurgulayan Psikolog Melike Şimşek, alkolün madde olarak insanın içerisindeki saldırganlık dürtülerini açığa çıkarttığını ve şiddeti doğurduğunu açıkladı. Bazı maddelerin insanı sakinleştirip uyuşturduğuna dikkat çeken Şimşek,

Medyaya yansıyan Arda Turan ve Berkay olayında da şiddet gören kişinin eşi olayın içerisinde karışmıştı. O kişi alkolsüz olsa iletişim kurmayacakken alkol işin içini girince maalesef yakınlık göstermeye başlıyor. Çünkü neden? Alkol, düşünce mekanizmasını etkiliyor direk olarak” dedi.

  • Ünlülerin bu şekilde ortaya çıkınca farklı etkileri olduğunu belirten Şimşek, “Bu kişileri özellikle gençler rol model olarak görüyorlar ama bu tarz bir olaya karışınca özellikle de sporcu olunduğunda yaşam tarzına aykırı bir duruş sergilemiş oluyor. Çünkü sporcu dediğimizde düzenli yaşamasını bekliyoruz. Alkol madde kullanmamasını bekliyoruz. O nedenle alkolün insanı nasıl değiştirdiğine ve olumsuzluklara neden olduğuna dair örnek teşkil etmiş oluyorlar” ifadelerini kullandı.
Şiddetin yüzde 60’tan fazlası alkollüyken gerçekleşiyor

Yapılan çalışmalar sonucunda kadınların şiddet gördüğünü daha az saklama eğilimi gösterdiğini anlatan Şimşek, “Bunu yüzdeye vurduğumuzda ‘Sıla bile şiddet görüyor’ gibi değil de ‘Sıla çıktı söyledi’ diyen bir çoğunluk var aslında. Sıla’nın bunu söylemiş olması genel olarak kadınların bu şekilde bakmış olduğunu bize gösteriyor” diyerek şöyle davam etti:

  • “Aile içi şiddet ve taciz olaylarının yüzde 60’tan fazlasını erkekler alkollüyken gerçekleştiriyor. Bu korkunç bir oran. Alkolün aslında ilişkileri ne kadar olumsuz etkilediğini gösteriyor. Tabii burada mağdur olan da kadın oluyor. Bütün kadınların ne yazık ki Sıla gibi toplumda bir yeri yok. Sosyo-ekonomik gücü yok. Bunu çıkıp söylediğinde daha büyük bir şiddete maruz kalma durumu var. Bu gerçekleri görmezden gelemeyiz.”
Yasaklamak çare değil düzenlenmeli

Alkolü yasaklamanın bir çare olmayacağına inanan Şimşek, “Mesela son yıllarda uygulanan saat 22.00’den sonra satışın olmaması bence önemli bir gelişme. İkinci bir düzenleme de mekânlara giriş yaşlarında yapılabilir. Çünkü ergenlik dediğimiz şey kişinin beyin gelişimi ve fiziksel-ruhsal gelişiminin tamamlandığı nokta. Bu artık 24 yaşa kadar çıkabiliyor. 24 yaşına kadar ergenlik sürerken bizim 18 yaş sınırı koymamız düşük kalıyor. O nedenle yaş sınırı artırılabilir. Bir de alkollü mekânlarda kişinin aldığı alkol miktarına sınırlama getirilebilir.

Bu tip düzenlemelerle alkol bağımlılığı ve alkolün doğurduğu şiddeti ortadan kaldırabiliriz ya da en aza indirgeyebiliriz” dedi.


Kontrol edilemezse bağımlılığa dönüşüyor

Çeşitli bahanelerle başlayan alkol kullanımının bir süre sonra bastırılamayan bir istek haline ve bu isteğin kontrol edilememesi sonucunda da alkol bağımlılığına dönüştüğünü çok sık gördüklerini anlatan Psikolog Burcu Düzoğlu Polat ise “Alkol, sağlıklı iletişime doğrudan negatif etki etki eden bir unsur. Alkolün etkisiyle doğru iletişim kuramayan kişide artık kaba kuvvet belirtileri, kendisini konuşarak değil, agresif tavırlar ve bilinç dışı bir şiddetle ifade etme şekilleri görülmeye başlar” şeklinde konuştu.

Şiddet çocuklar için problem çözme yöntemi oluyor

Alkol ve beraberinde getirdiği şiddetten dolayı eşler arası iletişimin azalması sonucunda çok kolay kaba kuvvete dönüştüğüne değinen Polat,

Ebeveynlerden birinin alkolün etkisiyle sergilediği bir davranışı, çocuklar problem çözme modeli olarak alıyor ve kriz durumlarında aynı tepkileri geliştirerek onlar da uygulamaya başlıyor” ifadelerini kullandı.

Pişmanlık bir işe yaramıyor

Aile dışında da toplum içinde alkole bağlı şiddet yansımalarını gördüğümüzün altını çizen Polat, “Bu durum özellikle son dönemde toplumda isim yapmış isimlerle birlikte gündemimizi çok daha fazla meşgul eden bir konu haline geldi. Alkolün etkisi ile sağlıklı düşünceden uzaklaşan kişi muhatabıyla iletişim kuramadığı anda kaba kuvvete başvurmayı tercih ediyor. O anda davranışı bilinçli olarak yapmıyor olsa da, daha sonra alkolün etkisi geçtiğinde büyük bir pişmanlık duysa da iş işten geçmiş oluyor” dedi.

#Alkol
#Alkol Bağımlılığı
#Şiddet
#YEDAM
#Klinik Psikolog Melike Şimşek
#Psikolog Burcu Düzoğlu Polat
#Sıla
#Ahmet Kual
#Arda Turan
#Berkay
5 yıl önce