|

ABD ve Rusya savaş sürsün istiyor

24 Şubat’ta başlayan Ukrayna işgalinin ekonomik, siyasi ve sosyal etkileri, başta Avrupa olmak üzere dünyanın her köşesinde hissediliyor. Ancak hem Washington hem Moskova’dan gelen mesajlar ve atılan adımlar diplomatik çözüm umudunu zayıflatıyor. ABD elindeki en gelişmiş silah sistemlerini Ukrayna’ya gönderirken, Rusya haftalar sonra yeniden Kiev’i vurdu. İki ülkenin kendince hesapları var...

Dış Haberler
00:00 - 6/06/2022 Pazartesi
Güncelleme: 23:30 - 5/06/2022 Pazar
Yeni Şafak
Rusya haftalar sonra yeniden Kiev’i vurdu.
Rusya haftalar sonra yeniden Kiev’i vurdu.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali 100’üncü günü geride bırakırken, savaşın getirdiği yıkım Ukrayna’nın her bölgesinde hissedilirken, küresel gıda ve enerji arzındaki etkileri ise başta Avrupa olmak üzere dünyanın her köşesinde hissediliyor. Avrupa’da başta Fransa olmak üzere bazı ülkelerin savaşın en kısa sürede sona ermesi için hem Rusya hem de ABD nezdinde temaslarda bulunduğu belirtilirken, Washington ve Moskova’dan gelen “geri adım atılmayacak” çıkışları, “savaşın uzamasını kim istiyor?” sorusuna sebep oldu. Son olarak Rusya’nın haftalar sonra Ukrayna’nın başkenti Kiev’de Batılı ülkelerden gönderilen silah sistemlerinin bulunduğunu iddia ettiği bir tren istasyonunu vurması, “Savaş yeniden ülkenin kuzeyine ve batısına mı yayılacak” endişesine sebep oldu.

PUTİN’DEN KİEV MESAJI

Rusya lideri Vladimir Putin’in Kiev’i hedef alan füze saldırısından kısa bir süre sonra Rus devlet televizyonu Rossiya-1 televizyonuna verdiği demeçte, “ABD’nin Ukrayna’ya uzun menzilli füze tedarik etmesi halinde, Rusya’nın şu an kadar vurmadığı hedefleri vuracağını” ilan etmesi de, savaşın uzayacağı ve yayılacağına yönelik endişeyi artırdı. Rusya’nın enerji kaynakları alanındaki üstünlüğüne ek olarak, Ukrayna tahılının dış piyasalara çıkışını engelleyerek, Batı, özellikle de Avrupa siyaseti üzerinde bir baskı ve etki aracı olarak kullandığı, savaşın süresini uzatarak bu aracın gücünü pekiştirmek istediği düşünülüyor. Kremlin’in, özellikle Avrupa ekonomisinin ve siyasetinin kırılgan yapısının, savaşın etkilerini taşımakta zorlanacağı ve yakın zamanda Rusya’nın taleplerine yakın bir teklifle masaya geleceğini düşündüğü değerlendiriliyor.

ABD’NİN ATLANTİK HEDEFİ

Ukrayna savaşı sonucunda, Avrupa üzerindeki etkisini artıran ve NATO’yu son 30 yılın en güçlü konumuna getirme şansı elde eden ABD’nin de, savaşın uzamasından Rusya gibi kazançlı çıktığı hesaplarını yaptığı kaydediliyor. Biden yönetiminin son olarak, envanterindeki en gelişmiş çok namlulu roket atar sistemlerini Ukrayna’ya göndermesinde de bu hesabın etkili olduğu düşünülüyor. Yine Washington yönetiminin, Yunanistan ve Doğu Avrupa ülkelerinin elindeki eski Sovyet silahlarının Ukrayna’ya gönderilmesinde etkin rol oynadığı biliniyor. Washington’un, Fransa ve Almanya’nın, ABD’ye alternatif bir Avrupa projesinin Ukrayna savaşının etkisiyle tamamen sona erdiğini ve bu avantajdan kolay kolay vazgeçmek istemediği düşünülüyor.

AVRUPA HIZLI ÇÖZÜM PEŞİNDE

Avrupa ülkelerinin ise Washington ve Moskova’nın politikaları karşısında bir çıkış yolu bulmakta zorlandığı görülüyor. Son olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Fransız yerel medyasına verdiği bir söyleşide “Diplomatik bir çözüm için Putin küçük düşürülmemeli” çıkışı, ABD ve İngiltere’nin desteğini alan Ukrayna’nın sert tepkisiyle karşılandı. Öte yandan The New York Times yazarı Thomas Friedman’ın köşesinde, bazı Avrupalı ülke liderlerinin ABD Başkan’ı Biden’la görüşmelerinde, Putin’i bir ateşkes anlaşmasına ikna etmesi için girişimlerde bulunduğunu belirten yazısı, Atlantik’in iki yakasının savaştan beklentisindeki ayrışmayı gözler önüne serdi.

#Rusya
#Moskova
#Ukrayna
#Kiev
#Vladimir Putin
#Joe Biden
#Washington
#Emmanuel Macron’
2 yıl önce