|

Buhari Kur'an Ve Hadise Uymaya Dair Hadisleri

- Sahih-i Buhari
Kitaplar
Buhari
Konu Başlıkları
Kur'an Ve Hadise Uymaya Dair Hadisleri
57-

Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Allah'ın benimle gönderdiği ilim ve hidayetin misali, bir araziye düşen yağmur gibidir. 

(Bilindiği üzere), bazı araziler var, tabiatı güzeldir, suyu kabul eder, bol bitki ve ot yetiştirir. Bir kısım arazi var, münbit değildir, ot bitirmez, ama suyu tutar. Onun tuttuğu su ile Cenab-ı Hakk insanları yararlandırır: Bu sudan kendileri içerler, hayvanlarım sularlar ve ziraat yaparlar. Diğer bir araziye daha isabet eder ki, bu ne su tutar ne ot bitirir. Bu temsilin biri Allah'ın dininde ilim sahibi kılınana delalet eder, böylesini Allah benimle göndermiş olduğu hidayetten yararlandırır; yani hem öğrenir, hem öğretir. Temsilden biri de, buna iltifat etmeyen Allah'ın benimle gönderdiği hidayeti hiç kabul etmeyen kimseye delalet eder."
İlm 20;
Fedail 15;
(2282);
58-

Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Benim misalimle Cenab-ı Hakk'ın benimle göndermiş bulunduğu şeyin misali şu adamın misali gibidir: "Bir adam kendi kavmine gelip: "Ben gözlerimle düşman ordusunu gördüm, tehlikeyi haber veriyorum, tedbir alın! 

" der. Kavminden bir kısmı tavsiyesine uyup, geceleyin, telaşa düşmeden oradan uzaklaşır. Bir kısmı da bu haberciyi yalanlar ve yerinden ayrılmaz. Ancak sabahleyin ordu onları yakalar ve imha eder. İşte bu temsil bana itaat edip getirdiklerime uyanlarla, bana isyan edip Cenab-ı Hakk'tan getirdiklerimi tekzip edip yalanlayanları göstermektedir."
Rikak 26;
Fezail 15;
(2283);
59-

Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Benim misalimle sizin misaliniz, şu temsile benzer: Bir adam var ateş yakmış. 

Ateş etrafı aydınlatınca, pervaneler (gece kelebekleri) ve aydınlığı seven bir kısım hayvanlar bu ateşe kendilerini atmaya başlarlar. Adamcağız onları kurtarmaya (mani olmaya) çalışır. Ancak hayvanlar galebe çalarak çoklukla ateşe atılırlar. Ben (tıpkı o adam gibi) ateşe düşmememiz için belinizden yakalıyorum, ancak siz ateşe ateşe koşuyorsunuz."
Rikak 26;
Enbiya 40;
Fezfiil 17;
(2284);
Emsal 7;
(2877);
60-

Şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Muhakkak ki, en güzel söz Allah'ın kitabıdır. En güzel yol da Muhammed (sav)'in yoludur. 

İşlerin en kötüsü de dine aykırı olarak sonradan çıkarılanıdır. Size vade dilen mutlaka yerine gelecektir. Siz Allah'ı aciz bırakamazsınız."
İ'tisam 2;
Edeb 70;
61-

Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Kim şu dine uymayan bir şey uyduracak olursa, bu, merduddur kabul edilemez. 

" (Bir rivayette de şöyle denmektedir: "Bizim sünnetimize uymayan bir amel işleyenin yaptığı amel de merduddur.")
İ'tisam 5;
Büyu 60;
Sulh 5;
Akdiye 18 (1718);
Sünnet 6;
(4606);
63-

Şöyle demiştir: "Daha önce hükmettiğiniz şekilde hükmedin. Zira ben (kargaşaya, nizaya götürecek) muhalefeti sevmem, ta ki halk tek bir cemaat teşkil etsinler veya arkadaşlarımın öldüğü gibi ben de öleyim." İbnu Şirin merhum, Hz. Ali (ra)'den yapılan rivayetlerin çoğunun uydurma ve yalan olduğu görüşünde idi.

Fedailu'l-Ashab 9;
64-

Şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) devrinde mevcut olan şeylerden (kelime-i şehadet dışında) hiçbirini artık göremiyorum." Kendisine "namazı da mı?" diye itiraz edilince: "Namaza da ne yaptığınızı bilmiyor musunuz, (öğleyi akşama yakın kılmadınız mı)? cevabını verir.

Mevakit 7;
Kıyamet 17;
(2449);