Gürültü ve benimsenmiş sağırlık
“Çoğu insan, sessiz bir çaresizlik içinde yaşar. Posta arabaları, telgraflar, gazeteler… Bunlar hayatın değil, ölümün sesleridir. İnsanlar, başkalarının felaketlerini, başkalarının zaferlerini, başkalarının düşüncelerini okur; ama kendi hayatlarını yaşamaz. Ben ormana gittim, çünkü kendi hayatımı yaşamak istiyordum. Bir tek gerçek şeyi bile kaçırmak istemedim. Haberler bana ne öğretir? Bir adamın bacağı kırılmış, bir kadın ölmüş… Bunlar benim hayatımı değiştirmez. Ama bir çiçeğin açışı, bir kurdun